İstanbul Ekonomik Araştırmalar Derneği (İEAD) tarafından yapılan ‘Hocaların Gözüyle 2016 Yılında Türkiye Ekonomisi Araştırması’ ilginç sonuçlar ortaya çıkardı. 6-18 Aralık 2015 tarihleri arasında ‘online anket’ yöntemi ile gerçekleştirilen ve 211 ekonomi hocasının cevapladığı anketin sonuçları, hocaların dünya ve Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirme ve beklentilerini ortaya koyuyor.
KÜRESEL EKONOMİDEN UMUT YOK
Geçen yılki araştırmanın sonuçlarının büyük ölçüde gerçekleştiğini söyleyen İstanbul Ekonomik Araştırmalar Derneği (İEAD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Hüseyin Bilgin bu yılki anketin sonuçlarını da değerlendirdi.
Prof. Dr. Bilgin’in verdiği bilgilere göre, ekonomi hocaları 2016 yılında dünya ve Avrupa ekonomisinden umutlu değiller. ‘2016 yılında dünya ekonomisinden umutlu musunuz’ sorusuna, ankete katılanların yüzde 74’ü hayır diyor. Hocaların Avrupa ekonomisi konusunda da karamsar oldukları görülüyor. Hocaların yaklaşık yüzde 74’ü, 2016 yılında Avrupa ekonomisindeki durgunlukta belirgin bir iyileşme beklemiyor. Ekonomi hocalarının gelişmekte olan ekonomilere ilişkin beklentileri de olumsuz. Ankete katılan hocaların yüzde 69’u gelişmekte olan ekonomilere ilişkin olumsuz beklentiye sahip.
‘2016 yılında petrol fiyatlarının seyri nasıl olur’ sorusuna hocaların yüzde 49’u değişmez, yüzde 22’si de azalır şeklinde cevap veriyor. Dolayısıyla petrol fiyatlarında 2016 yılında artış öngörenlerin oranı sadece yüzde 29.
ÖNCELİK BÜYÜME OLMALI
Ankete katılan hocalar, Türkiye’nin mevcut ekonomik durumunu ‘normal’ ve ‘iyi’ olarak değerlendiriyor. Türkiye’nin ekonomik durumunu ‘normal’ ve ‘iyi’ olarak değerlendirenlerin oranı yüzde 61. Ancak ‘kötü’ olarak değerlendirenlerin oranında önceki yıla göre artış söz konusu. Küresel ve jeopolitik riskler nedeniyle ankete katılan hocaların 2016 yılına ilişkin beklentileri ise olumsuz.
2016 yılında büyüme oranının yüzde 2 ve üzerinde olacağını öngören hocaların oranı yüzde 91. Dağılıma bakıldığında ağırlıklı olarak beklenen büyüme oranının yüzde 3-4 civarı olduğu görülüyor. Bu çerçevede, ankete katılan hocaların büyük bir kısmı (yüzde 65) yeni dönemde ekonomi yönetiminin önceliği büyüme olmalı diyor. Öncelik ‘mali istikrar’ olmalı diyenlerin oranı yüzde 25 ve ‘enflasyon’ olmalı diyenlerin oranı ise sadece yüzde 10.
Hocaların yüzde 70’ine göre siyasal istikrar (2019’a kadar seçim olmayacak olması), ekonomiyi olumlu etkiler. Ancak ankete katılan hocaların yüzde 82’si Rusya ile gerilen ilişkilerin ise ekonomiyi olumsuz etkileyeceği görüşünde. Rusya ile ilişkiler ekonomiyi etkilemez diyenlerin oranı sadece yüzde 16.
Büyüme hızındaki yavaşlamaya bağlı olarak durgunluk ve işsizlik önemli sorunlar olarak öne çıksa da, hocalara göre (yüzde 56) en önemli sorun jeopolitik riskler. Cari açığın ise geçici de olsa önemli sorun olmaktan çıktığı görülüyor.
MERKEZ YİNE ‘GEÇER NOT’ ALDI
Algıdaki bir miktar bozulmaya rağmen Merkez Bankası, hocalardan yine ‘geçer not’ aldı. Merkez Bankası’nın dış ve iç riskler karşısında izlediği politikaları, hocaların yüzde 38’i ‘iyi’, yüzde 43’ü de ‘normal’ olarak değerlendiriyor. ‘Kötü’ olarak değerlendirenlerin oranı ise sadece yüzde 11.
Enflasyon konusundaki beklentilerin de bir miktar kötüleştiği görülüyor. Bu çerçevede, hocaların yüzde 64’ü 2016 yılında TÜFE’yi yüzde 7-9 aralığında bekliyor. Yüzde 10 ve üzerinde olur diyenlerin oranı ise yüzde 18. Yüzde 7’nin altında bekleyenlerin oranı sadece yüzde 18.
KUR – FAİZ NE OLUR?
Ankete katılan hocaların neredeyse tamamı dolar kurunu 2.75’in üzerinde bekliyor, ağırlıklı beklenti (yüzde 55) ise 3.00-3.25 arası. 3.25’in üzerinde olur diyenlerin oranı ise yüzde 22. Euro kurunda ise hocaların yüzde 48’i 3.25-3.50 aralığını öngörüyor. Euro kurunu 3.50’nin üzerinde bekleyen hocaların oranı ise yüzde 20.
Faizler konusunda ise belirsizlik hâkim olmakla birlikte, hocaların yüzde 57’si 2016 yılında faizlerde artış bekliyor. Aynı kalır diyenlerin oranı yüzde 32 ve azalır diyenlerin oranı ise sadece yüzde 10.
En çok kazandıracak yatırım aracı olarak ise faiz (yüzde 40) ön plana çıkıyor. Hisse senedi diyenlerin oranı yüzde 31 ve altın diyenlerin oranı yüzde 29. Bu oranlar, hocaların sepet önerdiği şeklinde değerlendirilebilir.