Alay etmekten farksız!..
Tayyip Erdoğan’ın “Anlaşamazsa intihar edecek hali yok” dediği AKP Genel Başkanı Davutoğlu, 32 gündür görüşme yaptığı CHP’ye kendisi siyasi intihar önerdi: Ya birlikte kısa süreli seçim hükümeti kuralım ya da biz azınlık hükümeti kuralım siz destekleyin… Davutoğlu, bir yandan erken seçimin tek ihtimal olduğunu söylerken diğer yandan 23 Ağustos’a kadar görevi Erdoğan’a iade etmeyeceğini de açıkladı.
Görevi de iade etmiyor!..
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise nafile turlarla sürdürülen görüşmeler sırasında ve heyetle yapılan buluşmalarda AKP tarafından kendilerine koalisyon teklifi yapılmadığını açıkladı. Davutoğlu’na yüklenen Kılıçdaroğlu, “Eğer, ‘ben koalisyonu oluşturamıyorum, seçime gideceğim’ derseniz, o zaman milli iradeden nasıl söz edeceksiniz? ‘Hükümeti kuramıyorum ama iade etmiyorum’ derseniz bu da ahlaki değil…” dedi.
32 gün oyalayıp ‘Erken seçim’ dedi
CHP ile sürdürülen görüşmeler olumsuzlukla sonuçlandı. 45 günlük süreyi sonuna kadar kullanacağını belirten Davutoğlu, “Erken seçim güçlü ihtimal” dedi
32 gün süren CHP ile AKP arasındaki koalisyon görüşmelerinden sonuç çıkmadı. Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dün Ankara Palas Devlet Konukevi’nde bir araya geldi. Görüşmeye, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ile CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç da katıldı. Türkiye’nin nefesini tutarak takip ettiği görüşme yaklaşık 1,5 saat sürdü. Ankara Palas’tan ilk olarak Kılıçdaroğlu ardından Başbakan Davutoğlu ayrıldı. 2 lider bunun ardından partilerinin MYK’larını acil toplantıya çağırdı. Bunun ardından da Ahmet Davutoğlu basının karşısına geçerek açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, “Koalisyon görüşmeleri çerçevesinde ulaştığımız sonuçları ele alırken kimse ne karamsarlığa, ne de bazı çevreler herhangi bir fırsatçılığa yönelmesin. Milletimizin verdiği ödevi, görevi yapmaya, sürdürmeye kararlıyız. Devlet işleyişinde bir an dahi tereddüde mahal yoktur ve olmayacaktır” dedi.
Görüş ayrılıkları
Davutoğlu, “CHP ile başta dış politika ve eğitim olmak üzere bazı alanlarda da çok derin görüş ayrılıkları olduğu, reform, restorasyon ve onarım hükümetleri kavramları arasındaki farktan da kaynaklanan, bir yeni ortaklık kurmak bakımından bazı temel anlayış farklılıklarının olduğu ve bunun da doğal olduğu aşikar” diye konuştu. Kılıçdaroğlu ile yaptığı istişarelerde, uzun dönemli bir koalisyon konusunda daha olumlu, ancak reform, kısa dönemde süratle reforma odaklı bir şey konusundaki kaygılarını ifade ettiklerini belirten Başbakan Davutoğlu şunları söyledi: “Bu diyalogların karşılıklı anlayış içinde sürdürülmesi, ancak şu anda bir hükümet ortaklığı gerçekleştirecek zeminin olmadığı yönünde bir kanaat hasıl olmuştur. Şu aşamada bir koalisyon ortaklığı, bir hükümet ortaklığı yapmanın zemininin oluşmadığı kanaatine vardık.”
Sorumluluğu üzerimizde
Davutoğlu, “Ülkemizin kalıcı bir istikrar ve bütün bu yollar ve yöntemler denendikten sonra tekrar milli iradeye başvurma zarureti ihtimal olarak çok yükselmiştir, hatta tek ihtimal haline gelmiştir diyebiliriz” diye konuştu. Ahmet Davutoğlu, “Son bir ay içinde yürüttüğümüz temaslarda CHP ile oluşturamadığımız hükümet ortaklığı çerçevesi de göz önüne alındığında erken seçim önümüzde görünen bir ihtimaldir.” Davutoğlu: “Türkiye’yi suhuletle, güvenlik ve huzur ortamı içinde erken seçime götürme sorumluluğu da üzerimizdedir” ifadelerini kullandı. Davutoğlu, erken seçim konusun da Recep Tayyip Erdoğan’ın bir telkinde bulunmadığını da öne sürdü.
TBMM karar versin
CHP lideri Kılıçdaroğlu’na görev verilmemesi anlamına gelen 45 günlük süreyi sonuna kadar kullanacaklarını belirten Başbakan Davutoğlu, “Birinci tercihim, önümüzdeki 1 hafta 10 gün içinde çaba sarf edeceğim hususta, erken seçime giderken diğer siyasi partilerle anlayış birliği içinde TBMM’nin aldığı kararla erken seçime gitmektir. O da olmuyorsa, cumhurbaşkanımız devreye girer, onun takdir edeceği bir süreçte Türkiye hükümetsiz kalmaz. Yeter ki hepimiz bu kuralları işletelim” diye konuştu.
Bize koalisyon önerisi gelmedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, koailisyon görüşmelerinin sonuçsuz kalmasının ardından basının karşısına çıktı. Kılıçdaroğlu: “Bize şu ana kadar bir koalisyon önerisi gelmiş değildir, bir seçim hükümeti önerisi gelmiştir” dedi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Davutoğlu, bize iki öneri getirdi. Kısa süreli bir seçim hükümeti, ki bu beraber oluşturulabilir. Veya biz, azınlık hükümeti kurarsak bizi dışardan destekler misiniz? Kendisine şunu ifade ettim, önerilerinizi aldım, partimizin yetkili organlarına götüreceğim. Ondan sonra görüşümü size beyan edeceğim. MYK’da iki öneriyi de görüştük. MYK’mız bir karar aldı, ilk başta Sayın Davutoğlu’na söylediğimiz kararı yine tekrarladık. Türkiye’nin çok ciddi sorunları var, yüksek profilli bir hükümetin olması gerekiyor, en az 4 yıllık bu koalisyonun görev yapması gerekiyor. Koalisyon ortaklarının birbirleriyle kenetlenmeleri gerekiyor. Bu görüşümüzü de paylaştık. Bugün yine Davutoğlu ile bir araya geldik. Yine sohbetimiz oldu. Sayın Davutoğlu’na kendi konutunda yaptığımız görüşmeyi, MYK’ya götürdüğümüzü, bu görüşmenin sonucunu kamuoyuyla paylaştığımızı ifade ettim. Sayın Davutoğlu, gördük değerlendirdik dedi. Bize şu ana kadar bir koalisyon önerisi gelmiş değildir. Bir seçim hükümeti önerisi gelmiştir. Üç aylık bir süre içinde, belli konuları yapalım, gündemimizi oluşturalım, üç ay içerisinde bunları yaptıktan sonra da seçime gidelim. Bunlar MYK’nın aldığı karara uygun değil.”
Kılıçdaroğlu, “Milli irade diyoruz. Milli iradeye saygı şudur. Milli irade siyasi partiler arasında oy bölüşümü yapmışsa, tek başına iktidara getirmemişse, liderlere düşen bir koalisyon oluşturmaktır. Eğer siz ben koalisyonu oluşturamıyorum, seçime gideceğim derseniz, e o zaman siz milli iradeden siz nasıl söz edeceksiniz? Bunun denenmesi gerekiyordu. Türkiye’nin tarihi bir fırsatı kaçırdığını düşünüyorum” dedi.
Umutsuzluğa kapılmayın
Kılıçdaroğlu, “Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Türkiye büyük bir ülkedir, güçlü bir ülkedir. Kendi sorunlarını aşabilecek kapasiteye sahip bir ülkedir. Biz kendi ülkemize güveniyoruz. Sorunları çözebiliriz. Sorunları çözümsüz hale getiren, üzülerek ifade edeyim, siyaset kurumunun başındaki yöneticilerdir. Biz halkımıza da güveniyoruz. Verdiği oyları başımızın üstünde taşıyoruz. Bu çerçevede yola çıktık, bu çerçevede geldiğimiz nokta bu. Bundan sonraki takdir yüce milletimize ait” diye konuştu. Davutoğlu’nun 45 günlük süreyi sonuna kadar kullanmasına ilişkin de Kılıçdaroğlu, “Bizim teamüllere göre, cumhurbaşkanı görev verdikten sonra, kendisi hükümet kuramıyorsa görevini dönüp iade etmiyorsa. Buna biz yetki gaspı deriz. Bu demokrasiyi zedeler. Çoğunluğu sağlayacak hükümet kuruyorsa buna söyleyecek bir sözümüz yok. Hükümet kuramıyorum, iade etmiyorum derseniz bu ahlaki değil” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin önünde 3 senaryo var
Koalisyon görüşmesinden olumlu sonuç çıkmaması, erken seçim ihtimalini neredeyse kesinleştirdi.
Meclis kararı
İlk olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden seçim kararı çıkarılabilir. Halihazırdaki iktidar partisi AKP, mevcut hükümetle seçime gitmek için TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırabilir. Bu seçenek devreye girdiği takdirde MHP’nin tavrının ne olacağı merak ediliyor. Partinin çekimser kalarak TBMM Genel Kurulu’na girmeme ihtimali, bir süredir Ankara kulislerinin gündeminde. Ancak MHP her koşulda genel kurul salonuna gireceğine işaret ediyor. Bu durumda AK Parti’nin seçim kararı çıkarıp çıkaramayacağı, MHP’nin destek verip vermeyeceği merak ediliyor.
Azınlık hükümeti
İkinci yol ise “azınlık hükümeti”… Davutoğlu, seçim takvimi ortaya konulmuş bir azınlık hükümeti için MHP’den destek isteyebilir. Ancak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, “Erdoğan’ın telkin ve tavsiyesi ile Davutoğlu partimizi ziyareti planlıyorsa, bu görüşme düşüncesi cevap bulmayacak” sözleri, MHP’nin AKP’ye kapıyı kapatması şeklinde yorumlanmıştı. Son açıklamalar, MHP’nin şimdilik azınlık hükümetine de sıcak bakmadığına işaret ediyor.
Seçim hükümeti
Son açıklamalar, MHP’nin şimdilik azınlık hükümetine de sıcak bakmadığına işaret ediyor. Seçim hükümeti ise son seçenek. Recep Tayyip Erdoğan’ın, 45 günlük sürenin bitiminde Meclis Başkanı İsmet Yılmaz ile görüşerek geçici seçim hükümeti kurulması için görev verebilir. Böyle bir mecliste, her parti temsil edildiği oranda bakanlık sahibi olur. Ama MHP, seçim hükümeti bile olsa HDP ile aynı hükümette yer almak istemiyor. MHP seçim hükümetine katılmazsa, kontenjanı diğer partilere dağıtılacak.
Maliyeti 2 milyar lirayı aşıyor
New York Üniversitesi’nde Davranışbilim-İstatistik ve Araştırma Yöntemleri üzerine ders veren Doç. Dr. Selçuk Şirin erken seçimin maliyetin 2 milyar lirayı aşacağı yönünde hesaplamalarda bulunduklarını aktardı. Şirin, hesaplamayı parti harcamaları, devletin yaptığı seçim organizasyon harcamaları ve adayların yaptığı bireysel harcamalar olarak 3 kalemde hesapladıklarını belirtti. Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfedarasyonu tarafından yapılan bir araştırmaya göre de aday adayları ve adaylar bir seçim döneminde yaklaşık 1 Milyar 350 milyon lira harcıyor. Araştırmaya göre, bu kalemlerin haricinde parti örgütlerinin, devlet kurumlarının ve adayların seçim sürecine ayırdıkları zamanda diğer asli işlerinden uzak kalma maliyeti ve bu süreçte kaybolan işgücünün maliyeti ise bu hesabın dışında. Bütün bu kabarık faturanın yanında ekonomik belirsizlikten kaynaklı kur ve faizlerdeki oynaklık bu maliyetleri arttıracak nitelikte.yeniçağ.