NERDE KALMIŞTIK…?
ALPARSLAN BAŞEĞMEZ
SORULARIN…
CEVAPLARI NERDE…?
Gecenin geç bir vakti…
Karanlıklar içinden bir ses…
“Hüseyin ölmüş, kendini vurmuş” diye haykırdı…
“Hüseyin ölmüş”…
Aynen…
Yakup UĞUR gibi…
Mustafa YÜKSEL gibi…
Kemalettin YÖRÜR gibi…
Mevlüt ERGANLI gibi…
Ayhan SERKAYA…
Ayhan DİKMEN…
Sami YORULMAZ gibi…
Hüseyin DEMİRTAŞ da öldü…
Eskipazar’da namazını kıldık ikindi de…
Mutaflar köyünün mezarlığında toprağa verdik…
Hüseyin yalnız değildi…
Kader arkadaşlarının tamamına yakını yanındaydı…
Onu mezarına kadar yalnız bırakmadılar…
Tuz hakkı…
Ekmek hakkı…
Kaderde…
Kederde…
Arkadaşlık hakkı ile kopup geldiler…
Gelemeyen “YİĞİTLER” de…
Selamlarını gönderdiler…
“Hüseyin öldü”…
“Kendisini vurdu”…
“Öldü” dediler…
Aynen…
Öbür ölen yiğitler gibi…
Gasp edilen hakları için…
Ekmekleri, aşları için…
Evlerinin…
Çoluk, çocuklarının nafakaları için…
Mücadele eden…
Yiğitler gibi…
Hepsi…
Sessizce öldüler…
Sessizliğe büründüler…
Biz onlara…
“EMEKÇİ KÖLELER” dedik…
Adlarını…
“EMEKÇİ KÖLELER” koyduk…
Onlar işin başında…
Emeklerinin ve işlerinin sahibi idiler…
1995 de…
Her şeyin sahibi idiler…
Taaaaaaaa…
14 Ağustos 2002 ye gelene kadar…
Tüm çevrilen…
Dolap…
Dümen…
Dubaralara karşın…
Kuzgunilerin “PAVLUKA” yı kapma planlarına karşın…
Yine de…
Sözün sahibi onlardı…
2002 14 Ağustos’undan itibaren…
“SAHİP” lik elden uçtu gitti…
“KÖLE” yapıldılar…
O zamana kadar…
“İşlerinin” % 51 ortağı idiler…
Yönetimde dört temsilciyle…
“Sözün sahibi” idiler…
“Söz” uçtu…
“Sahiplik”…
Bir katakulli ile…
“SÖZDE KURTARICI ŞOVALYELER” in eline geçti…
“Kel başlar fes’e girdi, çıplak ayaklar mes’e girdi”…
Sahipler…
Ters yüz oldu…
Feleği şaşırtılan “EMEKÇİLER” de…
İşte ondan sonra…
“EMEKÇİ KÖLE” oldular…
Biz onlar için…
“EMEKÇİ KÖLE” …
Dediğimizde…
Bazıları…
“SÖZDE” kızıyorlar…
Neden…?
Kalleşliklerinin hatırlatılmasını istemiyorlar…
Sattıkları insanların…
Nasıl satıldıklarının…
Yeniden ortaya konmasını istemiyorlar…
Tarihten ders alınmasını istemiyorlar…
Hala gerçekleri kavramakta zorlanan insanlarımızın…
Hakikatlerle aydınlatılmasını istemiyorlar…
Gerçekler, kırbaç gibi “HAİN” lerin suratlarına vurulunca da…
Kudurmuş köpekler gibi…
“Oradan buradan” saldırıya geçiyorlar…
Ulu Allah’a (c.c.) sonsuz şükürler olsun…
Bir “CAN” borcumuz var…
Hırsız olmadık…
Arsız olmadık…
“Bekçilik” yaptık…
Gün yirmi dört saat…
Koruduk…
Kolladık…
Uykusuz kaldık…
Ammaaaa…
Hiç kimseye de…
Göz yummadık…
Çarptırmadık…
Çaldırmadık…
Bu gün…
1995 yılında “SAHİP” olanlar…
“EMEKÇİ KÖLE” yapılamasalardı…
Kazanılmış hakları gasp edilebilir miydi…?
Hayatları…
“EFENDİLERİN” iki dudağı arasında kalarak…
“İŞLERİNDEN GÜÇLERİNDEN” edilip…
Kovulabilirler miydi…?
Zulüm içerisinde haksızlıklara maruz bırakılıp…
Ezim ezim ezilebilirler miydi…?
Sağdan soldan “devşirmeler” getirilip…
Keyif çatılarak…
Güne gün katılabilir miydi…?
Onun bunun “ALİ CENGİZ” oyunlarıyla…
Yeniden “UMUTLAR” yeşertilmeye çalışılabilir miydi…?
Yöresel möresel ayaklar yapılarak…
Sözde…
Çıkış yolu arayanlar…
Ercepleri…
Mercepleri…
Isıtıp ısıtıp…
“EMEKÇİ KÖLELER” in başında zıp zıp oynasın diye…
Yeniden…
Umutlaştırıp…
Putlaştırıp…
Baş köşeye geçirir miydi…?
“Öcü geliyor öcü”…
Yutturmacalarıyla…
Kriz ve keriz planlamaları yaptırılarak…
Geleceğe don gömlek biçilmeye çalışılır mıydı…?
“Ucuza yaptık”…
“Ucuza yaptık”…
Propagandalarıyla…
40 milyon dolara kurulacak tesisin…
Beceriksizler…
Ve pişkin yüzlülerle…
60 milyon avroya zar zor bitirildiği iddia edilirken…
Ve işin garip tarafı…
Yaptıkları projeyi…
Ağızlarına burunlarına bulaştırıp…
Kurdukları tesisle…
Çalıştırıldığında…
Neredeyse…
Kitlesel ölüm yaşatacak düzeyde…
Kirlilik yaratılıyorken…
Hala…
Havalı…
Havalı…
Sözde…
Bize cevap vermeye çalışan bazı zavallıların…
İpliklerinin pazara çıkartılma zamanının yaklaştığı şu günlerde…
Ciğerleri tozla dumanla dolup…
Ölüme doğru hızla koştukları söylenen…
Bazı…
“EMEKÇİ KÖLELER” den …
Bahsedilebilir miydi…?
Yaaaaaa…
Hüseyin öldü…
Aynen…
Yakup gibi…
Mustafa gibi…
Kemalettin gibi…
Mevlüt gibi…
Ayhan’lar gibi…
Sami gibi
Hüseyin öldü…
Ruhları şad olsun…
Ulu Allah(c.c.) rahmet eylesin…
Onlar öldüler ama…
Arkadaşları dimdik ayakta…
EMEKÇİ KÖLE arkadaşları…
Hak mücadelesi için…
Onur mücadelesi için…
Onların mücadelesi için de…
Mücadele ediyorlar…
SORULARIN…
CEVAPLARI NERDE…?
Şimdilik…
Havada asılı…
Şimdilik….???????????????????????
Saygılarımla
CEP NO: 0 505 522 67 25