Genel Başkan Yardımcılarından, Aydın Milletvekili Bülent Tezcan iktidarın “terörle mücadele etmemesinden”, Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise “terörle mücadele etmesinden” şikayetçi!..
CHP, farklı çıkışlarla kafaları karıştırıyor!
Tanrıkulu, terörle mücadelede güvenlik güçlerini hukuk dışı davranmakla suçlarken Tezcan, “PKK’ya yardım” yaptıkları suçlamasıyla Erdoğan, Davutoğlu, Ala ve MİT Müsteşarı Fidan hakkında suç duyurusunda bulundu.
Partide 2 genel başkan yardımcısının aynı konuda farklı duruşları ilginç çelişkiye neden oldu. Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, açıklamalarında güvenlik güçlerinin, PKK’lı teröristleri “infaz” edip insan haklarını ihlal ettiğini öne sürerken diğer Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, eski Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, İçişleri Bakanı Efkan Ala, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile il valileri, MİT ve ilgili kamu görevlileri hakkında, terör örgütüne yardım ettikleri iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.
Cezai işlem istedi
Bülent Tezcan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği suç duyurusunda, PKK’nın BM, NATO, AB, ABD ve çok sayıda ülke tarafından terör örgütü olarak tanındığını, eylemlerdeki artış nedeniyle 2005’ten itibaren AKP iktidarlarının, “Kürt Açılımı, Barış ve Kardeşlik Süreci, Açılım Süreci, Çözüm Süreci” gibi adlarla terör örgütüyle eylemlerin sona erdirilmesi anlamında diyalog trafiği başlattığını hatırlattı.Terör örgütünün hükümlü lideri Abdullah Öcalan’la bağlantı kurulduğunu, 2011’de Oslo’da PKK yöneticileri ile kamu görevlilerinin kapsamlı görüşmeler yaptığını kaydeden Tezcan, şöyle dedi: “Bu görüşmelerde en dikkat çekici unsur, MİT mensuplarının, örgütün yüklü miktarda patlayıcı maddeyi kent merkezlerinde depoladıklarına dair tespitleridir. Asıl vahim olan husus ise, seçim dönemlerini eylemsiz atlatma adına, terör örgütünün gerek kırsalda ama özellikle kent merkezlerinde gerçekleştirdiği silahlı intikal ve yığınak yapma faaliyetlerine açık açık göz yumulmuş olmasıdır.”
Adları “Şüpheli” oldu
Salt iktidarda kalmak amacıyla terör örgütünün silah ve mühimmat depolamasına göz yumulduğunu öne süren Tezcan, şöyle devam etti: “Terör örgütünün sıkı bir takibi gerekli olduğu halde bundan kaçınılması, terör örgütüne eylem hazırlığı için adeta ortam hazırlanması suçtur. PKK silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi; Türk Ceza Kanunu gereğince cezalandırılacaktır. Adları yazılı şüphelilerin belirtilen maddelere göre eylemleri irdelendiğinde ağır silahlar ile güvenlik güçlerine aylarca direnmeye yetecek mühimmatı taşıyıp, depolamalarına hiyerarşik yapı içinde izin vererek, keza görevleri gereği bu durumu önleme adına hiç bir tedbiri almayarak ve de kent merkezlerinde silahlı mücadeleye ortam sağlayarak silahlı terör örgütüne yardım ettikleri ortaya çıkmış bulunmaktadır.”
yeniçağ