NERDE KALMIŞTIK…?
ALPARSLAN BAŞEĞMEZ
HEP YAZDIK…
HALA YAZIYORUZ…
Yazıyoruz…
Bundan böyle de yazacağız…
Biz doğruları yazacağız…
Fitneler…
Hainler…
Ve menfaat düşkünleri de…
Aksini söyleyecek…
Kafa çelmeye devam edecekler…
Kardemir’in tarihi yazılıyor…
Kuzgunilerin…
Menfaat şebekelerinin…
Hainlerin…
Emekçi Köleleri…
Zalimlerin ellirine terk edenlerin…
Tarihi yazılıyor…
RECAİ’nin çırpınışlarının…
Sırtına vurulan hançerlerin…
Mücadele azmi ile şaha kalkan Kölelerin…
Nasıl olup da…
Yine kaybettiğinin…
Tarihi yazılıyor…
Kaybeden kim…?
O daha belli değil…
Karşıdan kaybeden gibi gözükenler…
Gerçekte kazananlar…
Bunu her kes görecek…
Ancak…
Hainler ve fitneler…
Hala durmuyor…
Hala bir türlü adam olup da…
Durulamıyor…
İşin garibi…
Ar damarları çatlamış…
Yüzleri dahi kızarmıyor…
Hep yazdım…
Fabrikanın şu anda sözde görünen sahipleri…
Yetki mücadelesinde…
Ölümüne…
Çelik İş sendikasının yanında oldular…
Adam aldılar…
Adam çıkardılar…
Çelik İş lehinde dengeyi sağlamak için…
Her türlü manevrayı yaptılar…
Zonguldak İş Mahkemesi’nin gerekçeli kararında…
Her şey açık açık yazıyor…
Karar Yargıtay’a giderken…
Emekçi Köleler sadece adaleti bekliyorlardı…
Karar açıklanmadan…
Kararı eğer “Taraf” olan biri açıklıyorsa…
Siz olsanız…
Bu durumda…
Bir Ali Cengiz oyunu olduğunu düşünmez misiniz…?
Gerçi bu oyun Ali Cengiz’in boyunu posunu aşar…
Aşar ammaaaaa…
Gerçekler de ayan beyan ortada…
Bu duruma en güzel misal…
25.12. 2012 tarihli hürriyet gazetesinde yayınlanan…
Yalçı DOĞAN’ın yazıdır…
Yalçın DOĞAN’ın bu yazısını okursanız…
Bu tür Ali Cengiz oyunlarının…
Ne boyutlara ulaşabildiğini…
Çok açık bir şekilde görürsünüz…
Her neyse…
Eveeeeeeeeeett…
Hak iş Genel Başkanıyla birlikte…
Ali Cengiz ve Ekibi…
Haddehane meydanı’nda…
Çıktılar…
Konuştular…
Türk Metalin üyelerini…
Toplu sözleşmedeki haklardan faydalanabilmeleri…
Ve zarar görmemeleri adına…
Tekrar…
Çelik İş’e davet ettiler…
Emekçi Köleler de bu davete icabet ettiler…
Ancaaaak şimdi duyuyorum ki…
Bazı tertipler ve düzenler tezgâhlanmaya gayret ediliyormuş…
Toplu iş sözleşmesinden faydalandırmama niyetleri gündeme getiriliyormuş…
İşinde sadakatle çalışan insanların…
İş akitlerinin fesh edilmesi…
Kin ve intikam duygularıyla…
Yeni bir dalga operasyonla…
Emeğin Arslanlarının kapının önüne konması…
İşin başındakilerle birlikte…
Söz konusu ediliyormuş…
Tabii…
Karabük’ün genel yapısı…
Asayiş…
Ve güvenlik adına…
Bunu kaldırır mı…?
Yoksa böyle bir durum…
Bardağı taşıran son damla mı olur…?
Onu şimdiden kestirmek…
Mümkün değil…
Ancak…
Karabük Valimiz Sayın İzzettin KÜÇÜK Beyefendinin…
Bu konular da ne kadar hassas olduğunu…
Ve…
Bu tür tehlikeli sularda gezinmelere…
Asla müsaade etmeyeceğini…
En azından bu tür vahşi durumları önlemek için azami gayret gösterdiğini ve göstereceğini…
Biliyor ve kendisine…
“DÖVLET” olarak güveniyor ve inanıyoruz…
Bu tedirginliler ışığında…
Recai BAŞKAN’ı aradım…
Gerekçeli kararın yeni intikal ettiğini söyledi…
Anayasa Mahkemesine gitme hazırlığından söz etti…
Karabük’teki kardeşlerimle 1700 den fazla telefon görüşmesi yaptığını söyledi…
Kim ne yaparsa yapsın…
Kim ne derse desin…
Bu haklı mücadelede…
Nereye kadar gidilebilirse…
Oraya kadar…
Gidileceğini söyledi…
Recai BAŞKAN…
Bir endişesini de dile getirdi…
“Ali CENGİZ oyunları bitmez”…
“Onların kafasında ÖNCE İNSAN diye bir şey yok”…
“Varsa yoksa onların kafasında çıkar hesabı var” dedi…
Kardemir Emekçilerine yeni oyunların tezgâhlanmasından O da endişe ediyor…
“Ali Cengiz ve ekibi zerre kadar yüreklerinde insanlık sevgisi ve onur taşıyorlarsa, Kardemir emekçilerine hak ettikleri ücreti verirler, sendika bunun için işçinin tamamını arkasına alıp toplu iş sözleşmesinden işçinin tamamını yararlandırır”…
“Sözümün eriyim, söylediğimi yaparım” diyen Ali Cengiz’in…
“Çağrısı üzerine”…
“Sendikalarından kopup gelen”…
“Türk Metal Üyelerini de”…
“Sözleşmeden yararlandırır”…
“Normali de budur”…
“Bu konuyu takip ediyoruz”…
“Kapsamlı bir şekilde de değerlendirmeye alacağız” dedi…
Yılgınlık yok…
Mücadele azmimizde en ufak bir geri adım yok…
Asla da olamaz…
Bir davaya gönül vermek…
Başarılı sonucu alana kadar devam eder…
Bizim kardaşlığımız pazara kadar değil…
Mezara kadar…
Sağını solunu oynatanlarla…
İhanet şebekelerinin içinde olanlarla…
Ve üç kuruş paraya satılanlarla hiç işimiz olmaz…
Hiç kimse de öyle bir kefenin içine koyup…
Bizi de onlarla aynı kefede görmeye yeltenmesin…
HEP YAZDIK…
HALA YAZIYORUZ…
BAŞARILI SONUCU ALANA KADAR DA…
YAZACAĞIZ…
Saygılarımla
Cep No: 0 505 522 67 25