Deniz Baykal, Türkiye’yi bu noktaya getiren ana kadronun ortaya çıkarılması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“Bizim üzerinde durmamız gereken şey Türkiye buraya nasıl sürüklendi? Böyle bir tabloya niye Türkiye geldi? Nedir bunların altında yatanlar? Bunları sorgulamadan gitmek mümkün değil. İki ciddi mesele var. Türkiye’de bu noktaya gelmemize yol açanların sorumluluklarının doğru saptanması. Bu konuda o FETÖ’cü, bu FETÖ’cü ihbarlarıyla bu iş çözülecek gibi değil. Bu işin kumanda odasında bulunanların, bu işi yönetenlerin ve irtibata girenlerin hukuki ve cezai sorumluluklarının saptanması gerekir. Öncelikle Türkiye’yi bu noktaya getiren ana kadronun ortaya çıkartılması ve hukuki, ceza ile hesaplaşmak gerekiyorsa, gerekiyor tabi, bu süreci yönetenlerin hem devletin içinde, hem cemaatin içinde sorumluların yakalanıp onlarla hukuki hesaplaşmaya gerek var.”
Siyasetin özündekilerin cemaat konusunda ‘yanılmışız’ diyerek sorumluluğun dışına çıktığını söyleyen Baykal, “Cemaat açısından sorumluluk taşıyanlarla, devlet yöneticileri ile sorumluluk taşıyanların ayrışmanın sağlıklı yapılabileceğinden emin olmadıkları için bu konuya kimse girmeyi uygun görmüyor. Bu konuda siyasilere hesap sorulmama noktasına işi getiriyor. Siyaset özü, önce oraya girebiliyor musun? Girmiyoruz. İşin en ileri aşamasına götürebiliyor siyasetin özündekiler ‘Yanılmışız’ diyerek bu sorumluluğun dışına çıkmak gayretinde gözüküyorlar” diye konuştu.
Baykal, Türkiye’nin eğitim bakımından geri bir ülke olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Bütün dünya ölçeklerinde Türkiye maalesef eğitim bakımından fevkalade geri bir ülke. Eğitimi, 5-6 yaşındaki çocukları merdiven altı cemaatleşmelere emanet ederek çözemeyiz. Bir toplumun, bir devletin en değerli varlığı çocuklarıdır. Önüne gelenin bir oluşum, bir vakıf şekillendirerek 5-6 yaşındaki çocukları toplayıp ‘Onlara dini öğreteceğiz, toplumun değerlerini anlatacağız’ diyerek teslim almasına göz yummak mümkün değil. Türkiye’yi buraya getiren eğitim konusunda ki zafiyettir. Bütün bunları gözeten siyaset anlayışına ihtiyaç var. Türkiye’yi bu politikalarda ki bozulmalar getirmiştir. Buradan bizim güven verici şekilde çıkmamızı sağlayacak olan da bu politikaları değiştirmektir.”
CHP’nin sadece dış politika ve Suriye konularında değil, dürüst yönetim talebinde de haklı çıktığını kaydeden Baykal, “CHP bir kez daha haklı çıkmıştır. Türkiye nasıl yönetilmelidir? Dürüst yönetilmeli kardeşim. Herkes hesabını vermeli. Yönetenler hesap veremezse kriz başlar. Yargı bağımsız olmalıdır. Yargıyı çığırından çıkarırsan, eğitimi çerçevesi dışına çıkarırsan, laikliği bir kenara atarsan, FETÖ’cüleri tasfiye ederek huzura kavuşmak mümkün değildir. Bataklığı yönetim altına almak lazım. Bunun için de doğru politikalar gerekli. Bataklığın nedenlerini ortadan kaldırmak lazımdır” dedi.