NERDE KALMIŞTIK…?
ALPARSLAN BAŞEĞMEZ
YEŞİL YENİCE’DE…
BİR “TIRTIL”…
29 Mart 2009 seçimlerinde seçildiğinde…
Onu sevmemiştim…
Biraz kendini beğenmiş…
Biraz da “Hot hot” bir adam diye düşünmüştüm…
Belediye Eski Başkanı Mustafa AKAY, yakından tanıdığımız bir adam olduğu için, belki de onu kıskanmıştım…
Şüphesiz ki…
Yaptığı ilk uygulamalar da önemli rol oynamıştı…
Gazeteciler için söyledikleri…
Basın Müşavirliğinde bulunan bir kızımıza reva gördüğü muamele…
Babası Zonguldak yollarında görev şehidi olan…
Rahmetli Kaymakamımız Ömer Lütfi ÖZAYTAÇ’ın şoförü Rahmetli Halit KAYA’ nın oğlu, “Emanet Fatihimizin” eşi Kübra’mızın… Şimdilerde son derece rahat ve işinde gücünde olmasına rağmen o zamanlar belirli bir zaman diliminde yanlış anlamalardan dolayı çektiği sıkıntılar…
Hep O na olumsuz bakmama sebep olmuştu…
Bugüne kadar geçen süreçte gösterdiği performans…
Kıt kanaat imkanlarla yarattığı gelişim ve dönüşüm…
Hele hele…
Son günlerde ortaya attığı akıllı bir proje…
Tüm olumsuz düşüncelerimi tersine çevirdi…
Yeşil Yenice’de…
Bir “tırtıl”…
Bugünkü yazımızın başlığı bu…
Öyle bir “tırtıl” ki…
Yenice’de “ipek kozası” örerek mütevazi ve gözle görülür güzellikler yaratıyor…
Adı Zeki ÇAYLI…
Yenice Belediye Başkanı…
Zeki ÇAYLI…
Ahım, şahım, gerdanlı…
Kendini beğenmiş “merdanlı”…
Çokbilmiş…
Her şeyi çok bilen…
Boylu, poslu, endamlı biri değil…
Basit, yalın, anlaşılır sözlü…
Biraz sert…
Biraz güler yüzlü…
Yerel tavırlı…
Hamurunda özlü bir adam…
Anladığım kadarıyla…
Yenice ile yatıyor Yenice ile kalkıyor…
Zamanında planlanmayan, tedbiri alınmayan, sadece “bazılarının” lak lak lak konuştuğu Karabük’te, birden bire bazı olumsuzluklar ortaya çıkıp bu olumsuzluklardan hemen faydalanma yoluna giden kuzguniler türeyince…
Yenice Belediye Başkanı Zeki ÇAYLI, vakit kaybetmeksizin ve ilçesinin menfaatlerini düşünerek…
Alternatif fikirler üretiyor…
Çaresizlere, çaresizliğe…
Çare ve derman sunuyor…
Ve haykırıyor…
“Gelin” diyor..
“Yenice’ye gelin” diyor…
“Karabük’ün havasızlığına”…
“Havasından geçilmeyen eşrafsızlığına ve sahipsizliğine” karşın…
“Tertemiz havasıyla”…
“Ekolojisi bozulmamış”…
“Organik sebzesinden, meyvesine”…
“Daha da ötesi köy yumurtasına varıncaya kadar”…
“Mis gibi”…
“Tertemiz, yemyeşil Yenice’mize gelin”…
“Burada ikamet edin” diyor…
“Bir yıl süreyle, her gün Karabük’e ben taşıyacağım sizleri, otobüs tahsis edeceğim” diyor…
“Hatta taşınmak isteyenin eşyasını, Yenice Belediye’sinin kamyonları ile ben taşıyacağım” diyor…
“Ev kiraları en fazla 100 TL ( YüzTürkLirası) hem de adam gibi yepyeni evler” diyor…
Ve çırpınıyor…
Yenice-Karabük 30 kilometre…
Karabük’ün sanki banliyösü…
Tabidir ki bu sesi duyurmak lazım…
Karabük’teki Yenicelilerin el birlik olup bu proje için çok çalışmaları ve bu konu ile ilgili her türlü duyuruyu yapmaları…
Karabük’te bulunan Yeniceli işadamlarının gönül seferberliği ile bu projeye destek olup hayata geçirmek için Başkan Zeki ÇAYLI’ ya koşulsuz ve ödünsüz yardım etmeleri…
Hatta bazı durumlarda, Yenice adına sponsor olmaları lazım…
Tüm Karabük billboardlarının bu konuyla ilgili olarak gelin arabası süslenir gibi afişlerle donatılması lazım…
Başkan Zeki ÇAYLI’nın Karabük kamuoyunu harekete geçirmesi için televizyon programları yapması lazım…
Velhasıl topyekûn bir ibadet vecdi ile seferberlik ilan edilmesi şart…
Bu durumu örnek alacak olan Eflani Belediye Başkanı İbrahim ERTUĞRUL’un…
Eskipazar Belediye Başkanı Dursun BAŞ’ın da harekete geçip…
Karabük’te sıkışmış, bunalmış halkımızı…
Çok iyi koşullarda ve soydurmadan yaşatabilmek adına…
Yörelerine davet etmeleri lazım…
Velhasıl fikir üretip, icraata geçirmeleri lazım…
Ovacık Belediyesi için hiçbir şey söylemiyorum…
Onlar “birilerinin” arkasına takılsın…
Gelecek seçim yatırımları için taban oluşturmaya ve popülarite kazanmaya “çalışanlarla” dirsek temasında bulunup, Karabük’ün 20 yıllığına ipotek altına alınmış para larıyla…
Çocuk parkı yaptırmaya gayret etsin…
Eveeeet…
Yeşil Yenice’de bir “tırtıl”…
İpek kozası ören…
Yenice için gayret gösteren ipek tırtılı…
Gayretli, çalışkan ve mütevazı…
“Başkaları” gibi “her şeyi ben bilirim” diyen değil…
“Her şeyi beraber paylaşalım” diyen…
Eleştirileri dinleyen…
Yazdığımız yazılara zıp zıp zıplamayan…
“Konuşturucu” olarak “Konuşucular” kullanmayan…
Allah’ı (c.c.), Kur’an’ı, peygamberi ağzından sözde düşürmeyen…
Ancak…
“Konuşucular” vasıtasıyla, hiç olmayan, hiç konuşulmayan, şeytanın bile aklına gelmeyecek şekilde sahneye konulmaya çalışılan…
“Basın Müşavirliği istedi, isteği yerine gelmediğinden şimdi saldırıyor” gibi, Allah korkusu olmayan, çamur atma ve insafsızca yalan söyleme yöntemleri kullanmayan…
Kullandığı “konuşucuları” geçmişten bugüne, her seferinde yarı yolda bırakmayan…
Adam olmak lazım…
Ne diyelim?…
Ulu Allah (c.c.) Zeki ÇAYLI ve onun gibi “makam sahibi olanların”…
Fikrine göre zikir…
Zikrine göre Allah’ın yardımıyla güç kuvvet versin…
Versin de…
Bazılarına da örnek olsun…
Saygılarımla
Cep: 0 505 522 67 25