AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, “Birileri AK Parti’siz Türkiye hayal etmeye başladı. AK Partisi’siz bir ülke 2002 öncesi demek” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, partisinin Karabük İl Danışma toplantısına katılarak ilçe ve belde belediye başkanlarını açıklayarak gündeme dair açıklamalarda bulundu. Büyük bir hızla 30 Mart yerel seçimlerine gittiklerini ve zamanın su gibi aktığını anlatan Şahin, “Böylesine önemli bir yerel seçime giderken gündemde acaba Merkez Bankası faiz lobisinin faizi arttırma baskısına daha ne kadar dayanacak. Acaba dolar avro yükselişi nereye kadar gidecek. Şuanda Türkiye’nin gündemi maalesef bu. Bir diğeri ise bugün hangi kaset piyasaya sürülecek, hangi gizli dinleme tutanakları internet sitelerinde yayınlanacak. Acaba hangi yardım TIR’ı hangi savcı tarafından nerede durdurulacak. Yapılmak istenilen ne, perde arkasında kim var. Bunların cevaplarını bulmak ve kamuoyu ile paylaşmak zorundayız. Başka konuların konuşuluyor olması vatandaşta bir tedirginliğe yol açıyor. Çarşı pazarda bir durgunluğa da yol açıyor. Ne olacak beklentisi Türkiye’de yıllar sonra yakalanmış olan ekonomik istikrar olumsuz şekilde etkiliyor” dedi.
“AK PARTİ HALA EN GÜÇLÜ PARTİDİR”
Birilerinin tam yerel seçimlere giderken siyasal mühendislik projesini ortaya koyduğunu ifade eden Şahin, şunları söyledi: “Bir siyasal mühendislik projesi şuanda Türkiye’de uygulamaya çalışıyorlar. Bu projenin amacı AK Parti 30 Mart 2014 seçimlerinde ciddi bir oy kaybına uğraması. İkinci amaç ise Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adayı olması halinde, seçilmesini önlemeyi amaçlayan bir projedir. Onu Türkiye’nin yönetiminde uzaklaştırmayı amaçlayan projedir. 30 Mart’ta AK Parti bu projeyi uyguladığımızda ciddi bir oy kaybına uğratabilirsek, Türkiye siyasi istikrarsızlık başlayacak ve bunun sonucu olarak ekonomik istikrarsızlık arkadan gelecek. Böylece Türkiye AK Parti iktidarından kurtulacak. AK Parti hala Türkiye’den en güçlü siyasi partidir. En son yapılan anketlere göre yüzde 50 bandındadır.”
“ÖNEMLİ KARARLARI KENDİSİ ALIYOR”
Şahin, Türkiye’yi sevmeyen, gelişmesinden rahatsız olan, dünyada itibar kazanmasından rahatsız olanların olduğunu anlatarak şunları söyledi: “Dünyada her ülkenin rakipleri olabilir. Bununlar komşular ya da diğer ülkeler olabilir. Bir takım Uluslararası kuruluşlar ve parasal alanda etkin güçleri olabilir. Onlarda Türkiye’nin bazı uygulamalarından dolayı rahatsız olabilir. Türkiye’de böyle bir iktidarın varlığı, Türkiye’yi yönetiyor olması onları rahatsız ve huzursuz ediyor olabilir. Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin başından gitmelidir diye düşünebilirler. Yapmış oldukları açıklamalarda bunu açıkça hissettiriyor. AK Parti’nin kurulduğu günden beri izlemiş olduğu siyaset, yönetim anlayışı bağımsız bir politika eksenine oturdu. Recep Tayyip Erdoğan, bağımsız bir politika takip ediyor. Türkiye ile ilgili alınacak önemli karaları kendisi alıyor. Müttefiklerine danışmıyor, ağabeylerine sormuyor. Çünkü bu zamana kadar hep böyle alıştırmışlar Türkiye’yi yönetenler. Diyorlar ki, Recep Tayyip Erdoğan, başına buyruk gidiyor, kimseye danışmıyor. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve Recep Tayyip Erdoğan doğru bildiklerini her zaman ve her zeminde dile getiren, dile getirmeyi siyaseti olarak kabul eden bir anlayışa sahip. Kuzey Irak petrollerinin Türkiye üzerinden Dünyaya pazarlanması, Kuzey Irak Bölgesel yönetimi ile görüşerek bu sorunu çözen ve akmasını sağlayan, aracı banka olarak Halk Bankasını kabul ettiren Recep Tayyip Erdoğan’ın bu girişimi ağabeylerinden izin almadan yapması hoşlarına gitmedi.”
“BİRİLERİ AK PARTİ’SİZ TÜRKİYE HAYAL ETMEYE BAŞLADI”
“Birilerin AK Parti’siz Türkiye hayal etmeye başladı” diyen Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye İran’a uygulanan BM ambargosunu deliyor. Tayyip Erdoğan bunu da dinlemiyor. Türkiye, Tayyip Erdoğan Başbakanlığındaki Türk hükümeti artık kendi silahını kendi yapmaya başladı. Tanklarımızı, helikopterimizi, eğitim uçaklarımızı ve İnsansız Hava Araçlarını kendi mühendislerimizle yapmaya başladık. Şimdi füze yapmaya başladık ve bunla ilgili ihaleye çıktık. En iyi teklifi Çin verdi. Ooo, Türkiye NATO ülkesidir. Nasıl bizden birinden bu konuda yardım almaz veya bizden bir ülke ile bunu gerçekleştirmek için işbirliği yapmazda gider Çin’le bunu gerçekleşme arayışları içersinde olur. Alamazsın, sen NATO üyesisin bizden alacaksın. Bütün bu bağımız politikalar Türkiye’nin menfaatti neredeyse orada bulunmayı gerektiren politikalar bir takım yerleri rahatsız ediyor. 30 Mart seçimlerine doğru giderken, birileri AK Parti’siz Türkiye hayal etmeye başladı. AK Partisi’siz bir Türkiye, 2002 öncesi dönmek demek. Yeniden Türkiye’nin IMF boyunduruğuna altına girmesi demektir. Ak Parti’siz bir Türkiye demek yüksek enflasyon ve faiz demektir. Yeniden eksi bakiyelerde Türkiye’nin bulunuyor olması demek.”
“30 MART SEÇİMİ BİR TÜRKİYE SEÇİMİDİR”
30 Mart seçimlerinin Türkiye seçimi olduğunun altını çizen Şahin, “30 Mart seçimlerine giderken, sadece belediye başkanlarımızı, il genel meclisi üyelerini seçmeyeceğiz, derken kastımız budur. Demek ki, bir belediye seçimi değil 30 Mart seçimi bir Türkiye seçimidir. Piyasalarda yabancı bankalar döviz topluyor. Merkez bankası müdahale ediyor. Ama döviz daha da yükseliyor. Bu çarşı pazarı olumsuz etkiliyor. Türkiye’nin karşılaştığı her sorunun çözümünü bu millet sağlamıştır. Şuanda içinden geçtiğimiz bu süreçte bize yaşatılmak istenilen sorunların çaresi 30 Mart’ta sandıktır. Milletimiz sadece belediye başkanlarını seçmek için değil Türkiye’nin yıllar sonra yakalamış olduğu siyasi ve ekonomik siyasi istikrarın devamı içinde sandık başına gidecektir. Biz 30 Mart akşamı sandıklar açıldığını AK Parti olarak gücümüzü koruyan bir sonuçla çıkarsak, şuanda suni olarak ortaya konulan bu ekonomik kayıp ertesi gün telafi edilmeye çalışılır. Önümüzdeki seçim daha önceki seçimlerden büyük önem arz etmekte” diye konuştu.
Şahin daha sonra partisinin Eflani, Eskipazar, Safranbolu, Ovacık ve Yenice ilçe Belediye başkan adayları ile Yortan Belde Belediye Başkanını açıkladı.