ERZURUM – Türkiye Buz Pateni Federasyonu Başkanı Dilek Okuyucu, terör gerekçe gösterilerek iki uluslararası şampiyonanın Türkiye’den alınmasını eleştirerek, Almanya’nın Dresden şehrinde yapılan yarışlarda Türk Milli takımı oyuncularının da aralarında bulunduğu sporcuların can güvenliği nedeniyle otelden çıkamadıklarını söyledi.
Önümüzdeki Mart ayında Erzurum’da yapılacak 2016 Dünya Gençler Curling Şampiyonası ile Ankara’da yapılması planlanan Dünya Kadınlar Buz Hokeyi Şampiyonası terör nedeniyle Türkiye’den alındı. İki şampiyonanın da terör bahanesiyle Türkiye’den alınmasına tepki gösteren Türkiye Buz Pateni Federasyonu Başkanı Dilek Okuyucu sosyal paylaşım hesabından ‘İki yüzlülüğün tavan yaptığı Avrupa’ başlıklı bir yazı kaleme aldı. Almanya’nın Dresden kentinde başlayan ‘Kısa Kulvar Sürat Pateni Dünya Kupası Yarışları’na bölgede yaşanan eylemler nedeniyle aralarında Türk Milli Takımı’nın bulunduğu sporcuların otelden dışarıya çıkışlarına izin verilmediğine dikkati çeken Dilek Okuyucu, Facebook’taki paylaşımında şunları söyledi:
“1683’te Viyana kapılarında durduğumuz akın şu anda başka vesilelerle yapılıyor, diyerek Suriyeli mültecilerin ve tüm müslümanların Avrupa’dan çıkarılması için çok büyük kitlesel, faşist, anti hümanist eylemlere ev sahipliği yapacak olan Dresden. Sürat Pateni Türk Milli Takımımız şu anda Dünya Kupası 5’inci ayak yarışlarına katılmak üzere bu şehirde. Özel güvenlik önemleri altında tüm sporcular aynı saatte buz pistine götürülüyor. Hiçbir kafilenin otel dışına çıkmasına izin verilmiyor; can güvenliği olmadığı gerekçesiyle. Marketten su dahi alamıyorlar. Eylemlerle ilgili olarak yayınlanan yazılar, değerlendirmeler kan dondurucu. İnsan olabilmek mesele; dininin ya da ırkının ne olduğu değil. Dresden’de can güvenliğini sağlamak amacıyla olağanüstü önlemler altında yarışma yapan Avrupa’nın Paladöken’in eteklerinde huzur içerisinde gerçekleşecek bir yarışma ortamına ‘kaotik’ demek suretiyle sergilediği ‘maskeli balo’ya ayakta şapka çıkarıyorum. Nur Ertekin, Önder Arslan, Menderes Eren, Fırat Yardımcı, Tunay Şimşek, Davut Tahtacı, Muhammet Karadeniz; sizlerle gurur duyuyorum. Alacağınız sonuç değil; ‘orada biz de varız’ demiş olmanız değerli. İnadına her yere gideceğiz, inadına yarışacağız, inadına barış ve hoşgörü diyeceğiz.”