Anayasa Mahkemesi’nin Dündar ile Gül için verdiği kararın doğru olduğunu söyleyen Feyzioğlu: Ayarını bozduğunuz tartı, gün gelir illa ki sizi tartar
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Çanakkale Barosu ev sahipliğinde gerçekleşecek 5′inci Genç Avukatlar Kurultayı’na katılmak üzere kente geldi. Anayasa değişikliği ve Anayasa Mahkemesi’nin Can Dündar ile Erdem Gül için verdiği kararın doğru olduğunu söyleyen Feyzioğlu, “Ayarını bozduğunuz tartı, gün gelir illa ki sizi tartar. O tartıların ayarını bozmamak lazımdır” dedi.
TBB Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Çanakkale Barosu ziyareti sırasındagazetecilere gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. Anayasa değişikliği çalışmalarıyla ilgili değerlendirme yapan Feyzioğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin, kuruluş temellerinin ilk üç maddede değişmez bir şekilde mermere kazındığını belirterek şunları söyledi:
“Lafı çarpıtıp, eğip büküp, demagoji yapanlara sözümüz şudur: O temel ilkeleri askeri darbe zamanlarında bile değiştirmeyi kimse ne aklına getirebilmiştir, aklına getiren de cesaret edememiştir, başına Türk milletinin tokadını yiyeceğini bildiği için. O tokat yine gelir. Bu millet o tokadı atmasını çok iyi bilir. Çünkü ilk 4 madde Türkiye Cumhuriyeti’nin hem kuruluş temelleridir, hem de geleceğe nasıl ulaşacağının garantisidir. O temellerden vazgeçen Türkiye Cumhuriyeti’nden vazgeçer. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş temellerini sarsıp yıkmaya çalışanların hedefi, Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaktır. Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak isteyenler, Suriye’nin, Irak’ın başına gelenlerin Türkiye’nin de başına gelmesini ya cahilce ya bilinçsizce, ya da kasten istemektedirler. Buna asla izin vermeyiz.”
‘ANAYASA MAHKEMESİ’NİN KARARI DOĞRU’
Gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül için Anayasa Mahkemesi’nin açıkladığı gerekçeli kararın hatırlatılması üzerine Feyzioğlu şu değerlendirmede bulundu:
“Doğru. Anayasa Mahkemesi dün ne karar verdiyse, evvelki gün ne karar verdiyse, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ne zamandır ne karar veriyorsa aynı şekilde karar vermiş. Bir sorun yok. Sorun Anayasa Mahkemesi’nin bu kararını siyasi gözlükle okuyanlarda. Anaysa Mahkemesi’nin yazdığı gerekçe kadar, bir de Anaysa maddesini size okuyayım. Hiç kimse hakimlere telkin, tavsiye ve talimat veremez. Şimdi bu hiç kimseden kastı mahalle bakkalımız değil. Tabi o da telkin ve tavsiyede bulunmasın ama, onunkine biz ‘eleştiri, yorum’ deriz. Ama Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun görevlendirilmesinde, en etkili makamlardan gelen ‘Direnmeliydi. Anaysa Mahkemesi’nin kararı Anayasa’ya aykırıdır. İlk derece mahkemesi tanımamalıdır, direnmelidir, ısrar etmelidir. Neyse ki bu bir beraat hükmü değildir, yargılama devam ediyor. Mahkûmiyet vermelidir’ anlamına gelecek cümleler, ister düz okuyun, ister ters okuyun, ister tane tane okuyun, nasıl okursanız okuyun, yargılamayı yapan mahkemeye ‘mahkum et’ talimatıdır. Ayarını bozduğunuz tartı, gün gelir illa ki sizi tartar. O tartıların ayarını bozmamak lazımdır. Bakınız cemaat denilen yapı, sarmal bir koalisyon içindeyken tartının ayarını bozmuş idi, şimdi bozuk ayarlı tartı, kendilerini tartıyor. Biz o gün de aynı doğrultudaydık, bugün de aynı şeyi söylüyoruz. Bizler hukukçuyuz. Bizi dinlemeyenler, sonunda haklıymışsın noktasına geliyorlar. Ama tabi, kıvrak siyasetle her zaman kendileri bir şekilde haklı olduklarını söylüyorlar.”
DHA