Terör örgütünün sınıra değil, şehre, haneye, yatak odalarına girdiğini ifade eden Baykal, “200 bine yakın insan götürebileceği eşyaları toplayıp, evini terk etti. Terör örgütü, ‘Kapatamazsın evi, biz varız, istediğim zaman istediğim yere girerim’ diyor. Duvarları yıkıyor komşu evlere geçiş açıyor. Hendekler açıyor, silahlar, mayınlar yerleştiriyor. Yabancı ülkelerden mülteci gelirdi. Şimdi ülkemizde kendi vatandaşımız doğduğu, yaşadığı, ait olduğu ilçeden göçüyor. İç göçler, iç mülteciler için kamp yerleri açıyoruz” dedi.
‘TERÖR ÖRGÜTÜYLE MÜZAKERE EDİLMEZ,MÜCADELE EDİLİR’
Türkiye’de ekonominin durduğunu kaydeden Baykal, çocukların sokağa çıkamadığını, eğitimin de durduğunu söyledi. Ülkenin göz göre göre bu hale gelindiğini vurgulayan Deniz Baykal, “Gelirken bunu gören yok muydu bu memlekette? Bunları söylemekten 10 yıldır dilimizde tüy bitti” diye konuştu. “Terör örgütüyle müzakere edilmez, mücadele edilir” diye konuşmasını sürdüren Baykal, “Dağda mücadele ediyorduk şimdi sokağı teslim ettik. Neden? ‘Biz onlarla anlaşacağız’ diye devlet muhatap aldı. O ilçeleri onlara bıraktı. Halkta baktı ki devlet teslim etmiş buraları. Vatandaşın karşı çıkacak hali mi var” dedi.
‘AÇILIM SÜRECİ’
Açılım sürecini de değerlendiren Deniz Baykal, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Dönemin başbakanı benimle görüşmek istedi. Kendisine bir mektup yazdım. Mektubumda ‘İzlediğin bu politika ülkeyi perişan eder. Bu bölgeyi onlara bırakıyorsun, onları meşrulaştırıyorsun, muhatap alıyorsun. Halk da bunları görerek onlara teslim oluyor’ dedim. Bugünkü manzarayı anlattım. Yazdığım o şeyleri yaşıyoruz şimdi. Kendileri ‘Çözüm süreci, çözülme süreci olur’ dedi. Şimdi yanıyoruz, yıkılıyoruz.”
ÜLKEYİ BÖLMEK İSTİYORLAR
Deniz Baykal daha sonra Kemer İlçesi’ne geçti. Burada İlçe Başkanı Erdem Cesur, Göynük eski Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, yönetim kurulu üyeleri ve partililer tarafından karşılanan Deniz Baykal, burada da terör olayları konusunda açıklamalarda bulundu. Temel hedefin Türkiye’yi bölmek olduğunu savunan Deniz Baykal, buna karşı mücadele edeceklerini, ülkenin ulusal birliğini, bütünlüğünü koruyacaklarını söyledi.
Bu mücadelenin başarıya ulaşması gerektiğini vurgulayan Baykal, “Askerimizin, polisimizin verdiği mücadeleye destek vermeliyiz. Kantonlaşma, direniş, çeteler, terör örgütleri oradan sökülüp atılmalıdır. Terörle mücadeleyi engellemeyeceğiz, şaşı bakmayacağız. Terörle mücadele edenin alnından öpeceğiz. Ayrıca, o bölgede terörü yaşayarak bedel ödeyen, acı çeken, çocuğunu kaybeden, lanet olsun bu teröriste diyen vatandaşa sahip çıkacağız” diye konuştu.
‘TERÖRE KARŞI KARARLILIKLA DURMALIYIZ’
Cumhuriyet Halk Partisi olarak terör dayatmasına karşı mücadeleyi sonuna kadar desteklediklerini belirten Baykal, “Terör dayatması karşısında çok kararlı ve net bir tavır alıyoruz. Bu ortadan kaldırılması gereken bir tehdittir. Terörle Türkiye’ye dayatılan Kobanileşme, kantonlaşma teşebbüsü karşısında Cumhuriyet Halk Partisi net bir şekilde kaya gibi durmaktadır” dedi.
‘HÜKÜMET DIŞ POLİTİKADA DÖKÜLÜYOR’
Hükümetin dış politikasını da eleştiren Baykal, “Dış politika konusunda bu hükümet dökülüyor. Rus uçağının düşürülmesi Antalya turizmini ve tarımını vurdu. Uçak sınıra düşerken etkileri Antalya’ya düştü. ‘Turizmci ve üretici mağdur edilmeyecek’ deniyor. Yapılan hiçbir şey, alınan hiçbir önlem yok” diye konuştu.