Paralel yapı” ya da hükümet yetkililerinin “FETÖ” dediği yapıyla ilişkili oldukları öne sürülenlere dönük tutuklamalar devam ediyor. Bunlar arasında AKP’li eski milletvekili de, il başkanı da, parti yöneticisi de var. Şimdi sıranın askerlere geldiği belirtiliyor. Askerimiz, terörle mücadele operasyonunu canla-başla devam ettirirken, hükümet “personel operasyonu” hazırlığında…
Yüksek Askeri Şura’nın 30 Ağustos’ta başlayacak toplantısında çok sayıda askerin “Fethullahçı” oldukları gerekçesiyle ilişiklerinin kesileceği, bu konuda istihbarat birimlerinin hükümete liste sunduğu konuşuluyor. Ancak Genelkurmay bu kadar askerin birden ilişiklerinin kesilmesi durumunda önemli boşluklar yaşanacağını, üstelik de listelerde yer alanların hepsine aynı gözle bakılmasının doğru olmadığı görüşünde… Ayrıca Genelkurmay Başkanlığı, Atatürkçü, laik, çağdaş bazı komutanların da “Fethullahçı” diye ayıklanmak istendiğinin farkında…
GENELKURMAY’A TÜRBAN GİREMEDİ
Genelkurmay Başkanlığı, örgütsel bağı saptanamayan personelin atılmasını da önlemek için elinden geleni yapmaya kararlı… İhbar mektuplarıyla insanların geleceklerinin karartılmasına, ömür boyu “damgalı” olarak yaşamasına seyirci kalınmamalı…
Genelkurmay Başkanlığı’yla ilgili konuşulan bir başka konu da sınavı kazanıp Genelkurmay’da göreve başlamak isteyen kadının göreve başlayacağı gün türbanlı olarak gelmesi ve içeriye alınmaması… Aslında bu kadar kritik bir konuyu Genelkurmay’a sormadan tabii ki yazmayız. Ancak Genelkurmay Basın Dairesi’nden iki kez bilgi istememize rağmen hiçbir açıklama yapılmadığını, “Böyle bir olay yoktur” da demediğini belirtelim.
Türban adım adım her yere sokuldu. TSK’da türban yasağı devam etmesine rağmen şimdi bunu delme hesapları var. Neyse ki, türbanlı kadının Fethullahçı olduğu için göreve başlatılmadığı gibi bir gerekçeyle şimdilik bu konu sessiz sedasız kapatıldı.
DİKKATLİ OLUN, SİZİN DE BAŞINIZA GELEBİLİR
Dolandırıcılıkta sınır tanınmıyor. Her gün yeni bir şeyler çıkıyor. Biz öyle bir dolandırıcılık yönteminin olduğunu öğrenene kadar onlar yenisini uygulamaya koyuyor. “Bugün dolandırıldım” diye söze başladı. İş işten geçtikten sonra karakola gittiğinde aynı yöntemle dolandırılanların da öyküsünü dinledi. Birisi yaşadığını anlatıyordu:
“0850 360 05 04 numaralı hattan benim cep telefonumu arayan kişi ‘…bankasından arıyorum, adım Gizem. Her şeyden önce güvenliğiniz için konuşmamız kayıt altına alınacaktır’ dedikten sonra banka kredi kartımın kayıp ve çalınmaya karşı sigorta süresinin sona erdiğini, yıllık sigorta işlemini yinelemem gerektiğini, bu gün son gün olduğunu, istemiyorsam iptal edebileceğimi söyledi.
Ben de böyle bir sigorta işlemini hatırlamadığımı ayrıca istemediğimi ifade ettim. Önce sigorta yaptırmam konusunda ısrar etti, ikna edemeyince ‘Siz bilirsiniz iptalini gerçekleştirelim o zaman’ dediğinde, ‘Ben size nasıl güveneyim, her gün bir sürü dolandırıcılık haberi duyuyoruz’ karşılığını verdim.
‘Haklısınız, sizden hiçbir bilgi istemeyeceğim; güvenliğiniz için ben size bankamızdaki sistemde kayıtlı bilgilerinizi okuyacağım siz sadece teyit edeceksiniz’ dedi. Bu arada sık sık ‘güvenliğiniz’ için ifadesini kullanıyordu. Gerçekten de kartımın ön ve arka yüzündeki tüm bilgileri eksiksiz okudu, ev adresim bile vardı elinde ama maalesef uyanmadım ve bankadan aradığına ikna oldum. Son olarak telefondaki kişi ‘Bankanızdan cep telefonunuza bir mesaj gönderiyorum şimdi mesajı aldınız’ dedi. Mesaj telefonuma geldi. ‘Sizden sadece telefonunuza gelen kodu okumanızı rica ediyorum’ dedi. Evet tahmin ettiğiniz gibi saf saf okudum… ‘Sigorta iptaliniz gerçekleştirilmiştir, iyi günler’ dedi ve kapattı.
SİZİN KARTINIZLA ALIŞ-VERİŞ
Meğer o sırada kredi kartı bilgilerimle bir alışveriş yapmış ve bana banka tarafından gönderilen ‘onay’ kodunu benden istemiş. Tam bir dakika sonra 0212 kodlu bir numaradan arayarak ‘Kredi kartınızdan Ukrayna’dan yüklü miktarda alışveriş yapıldı, bilginiz var mı?’ diye uyaran banka yetkilisi bile işlemin iptalini gerçekleştiremedi. Banka kartımı hemen kapattı.
Bu durumda en yakın polis merkezine başvurulması gerekiyormuş ve öyle yaptım. Kredi kartını alışveriş yaptığımız post cihazlarında kopyalayabildikleri gibi ATM’lerden de fotoğraflarını çekip kopyasını yapıyorlarmış. Anlaşılan sayısız yöntemle dolandırılıyoruz.”
Okuyucumuzun yaşadıklarını “Aman dikkat!” diye size de duyurduk.
