Yılmaz Dağdeviren, kelimeler, sözler, cümleler, harcamalar, bilançolar konusunda dikkatlidir. Bir uçak, Türkiye’den kalkar ABD’ye 50-60 kişilik yolcuyla gider. Program tutmaz. Aynı yolcularla erken geri dönüş yapar. Gidiş-dönüş kaça mal olur? Götürdüklerinin yeme içme, lüks otelde konaklama harcaması ne tutar? Yılmaz Dağdeviren “uçak işletmeciliğinde” uzman bir arkadaşına rica etti.
Hesap yaptırdı.
Sonuçları gazetelerde köşesi olan yazarlara gönderdi. Bana da geldi.
Sizinle paylaşmazsam!
Egoistlik yapmış olurum.
Ayrıca bu uçak yolculuğunun bütün harcamaları devlet bütçesinden yapıldı. Bu nedenle bu bilgiyi öğrenmek hakkınız.
* * *
Benzin Parası:
Uçak Ankara’dan havalandı. ABD’nin Louisville kentine indi. Ankara-Louisville arası uzaklık 6.000 mil. Gidiş dönüş 12.000 mil. Bu büyüklükte bir uçak 12.000 mil uçunca 240.000 litre benzin yakar. Uçak Amerika’ya gitti ve döndü. Amerikalılar, galon hesabı yapar. Yani 240.000 litre yaklaşık 60.000 galon ediyor. New York Havalimanı’nda bir galon uçak benzini 6.40 dolardan satılıyor. Bu uçağın sadece benzin parası 384.000 dolar tuttu. Bir de “depo fulleme” var.
Yuvarlak hesap:
400.000 dolar.
* * *
Meydan parası:
Otomobiller, otobüsler, TIR’lar otoyoldan gider, köprülerden geçer. Para öder. Uçaklar hava koridorlarını kullanır, hava meydanlarına iner, hava meydanlarından havalanır. Hava meydanlarında geceler. Hiçbiri bedava değildir. Louisville Havalimanı’na iniş, kalkış, uçağın gecelemesi, bakımı, temizliği, merdiveni, kılavuzluk hizmeti için hep para yazar, alırlar. Örneğimizdeki Cumhurbaşkanı uçağı için bütün bunlara ödenen para 100.000 dolar tutar.
* * *
Otel parası:
Cumhurbaşkanı ile birlikte giden heyetin 40-50 kişi olduğu yazıldı. Zaten uçağın uçuş ekibi 10 kişiden az değil. Böyle bir heyetin Müslüman boksör Muhammed Ali’nin cenaze törenine katılabilmesi için geldiği Louisville kentinde otelde konaklaması gerekir. Torun, damat, diyanet, danışmanlar normal bir odanın müşterisi olamazlar. Türkiye’yi temsil ediyorlar! Hepsi “süit oda” dedikleri lüks odalarda yatarlar. Yeme içme faturaları da, şehir için kullanılan kiralık araç gereç masrafları da “süit oda standardı ve kalitesine uygun düşecek” harcamalardır. Bunu da 200.000 dolardan aşağı kurtaramazsın.
* * *
Toplayın.
Ne yapıyor?
700.000 dolar.
Türk Lirası’na çevirin.
Yaklaşık 2.000.000 TL.
Cenaze namazına katılmak iki milyon liraya mal oldu. Para sizden çıktı. Helal etseniz de çıktı, helal etmeseniz de çıktı.
Bilginiz olsun.
* * *
Kamu parası ile 50 kişilik heyeti Amerika’ya götürüp cenaze namazı kılmak, ölene mi sevap yazar, kılana mı? Bu sorunun cevabını da gazetelerin ramazan sayfalarında yazan hocalarımız cevaplasın.
SÖYLEŞİ
PASSAT BEĞENMEYEN PASAKLI!
AKP’li Düzce Belediye Başkanı, “herkes Audi ile gelsin ben Passat mı çekeyim yanlarına” demişti. Hürriyet muhabiri Hacer Boyacıoğlu, Sosyal Güvenlik Kurumu’na borçlu kurumların listesini bulmuş. Yayınladı. En borçlu ilk 100’ün 70’i belediyeler ve bu belediyeler içinde “AKP’li Düzce Belediyesi” ilk sıralarda (24.) yer alıyor. Passat’a burun büküp altına belediye parasıyla 650 bin TL değerinde Audi A8 lüks otomobil çeken başkanın yönettiği Düzce Belediye’sinin SGK’ya olan borcu geçen yıl 7.1 milyon TL iken bu yıl 26.3 milyon TL’ye çıktı. Borç takıp, belediye parasıyla lüks arabaya binenlere “pasaklı” demek uygun olur.