İçişleri Bakanı Efkan Ala, teröre destek veren belediye başkanlarını herhalde yeni keşfetmiş!.. Sağa sola, kopyala yapıştır demeçler veriyor. Konuyla ilgili getirecekleri yasa tasarısını öyle bir anlatıyor ki!.. Sanırsınız, Bakan Bey uzun yıllardır yurt dışında çok gizli bir görevdeydi de Türkiye’de olup bitenlerden haberi yoktu. Üstelik de dün atandı İçişleri Bakanlığı’na ve anında neşter vurdu yaraya!..
O zaman, kendisine haksızlık edemeyeceğimizi (!) peşinen ilan edelim. Çünkü, İçişleri Bakanlığı’nın icralık olduğundan da haberi yoktur.
Sayın Efkan Ala!..
PKK, IŞİD, canlı bombalar, bombalı araçlar, karakol baskınları derken icra memurları Mardin emniyetinin kapısına dayanmış.
Dosyalardan bilgiler de arz edeyim efendim;
Mardin İcra Müdürlüğü.
Dosya no: 2016/2841.
1- Üçüncü şahıs adı ve adresi: İçişleri Bakanlığı/Ankara.
2- Alacaklı: Mardin … a.ş.
3- Borçlu: …ürünleri san ve tic ltd şti.
4- Haczin neye ilişkin olduğu ve haczin hangi miktar için yapıldığı: borçlu şirketlerin (… karakol yapım işi) nedeniyle nezdiniz de doğmuş ve doğacak her türlü hak ve alacak istihkak hak ediş ve teminatları.
5- Alacak tutarı : 76,000,00 TL (faiz ve masraflar hariç)Mardin icra müdürlüğü.
Dosya no: 2016/2842.
1- Üçüncü şahıs adi ve adresi: İçişleri Bakanlığı/Ankara.
2- Alacaklı: Mardin … aş.
3- Borçlu: …. san ve tic ltd şti.
4- Haczin neye ilişkin olduğu ve haczin hangi miktar için yapıldığı: borçlu şirketlerin ( …karakol yapım işi) nedeniyle nezdiniz de doğmuş ve doğacak her turlu hak ve alacak istihkak hak ediş ve teminatları
5- Alacak tutarı : 109,300,00 TL.(faiz ve masraflar hariç)
İçişleri Bakanlığı koridorlarında çok sayıda icra dosyasından bahsediliyor. Bir tane de Ankara’dan varmış. Ankara 2’nci İcra Müdürlüğünde. Sarayda işlerinizin çok yoğun olduğunu biliyorum Sayın Ala. Size kolaylık olsun; dosya no: 2016/9311. Tutar: 89,500 TL.
Bir ara, saraydan fırsat bulup da Bakanlığa uğrarsanız bir bakınız efendim!..Söz konusu rakamlar, havuzdaki meblağa göre çok düşük ama hani bir zamanlar devletin itibarı vardı ya!..
***********
Testi Kırılmadan Önce
Bugünlerde mutlaka okumanızı önereceğim 2 değerli kitaptan bahsedeceğim.
Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı görevinden bu yana başarılı ve saygın devlet adamlığı kimliği ile tanıdığım CHP İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray, “Testi Kırılmadan Önce” adlı bir kitap yazdı. Tarihe not düşmek adına çok değerli bir eser. Çıray, sadece iktidarı değil kendi partisini de eleştirebilen bir siyasetçi. Partisinin grubunda, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmaları ve medya söyleşilerini Perşembe’nin gelişini haykırmak adına toparlamış. Eleştirenlerin hemen hemen her yerde hiç sevilmediği bir dönemden geçiyoruz. Doğru adına konuşanları da duymazlıktan geliyoruz. Anlayacağınız, Aytun Çıray pes etmiyor. Bakın, testi kırılmasın diye neler söylemiş Çıray;
14 Şubat 2012. Grup toplantısı;
“Erdoğan, MİT’i tamamen emelleri ve gizli ajandasına uygun olarak kurgulamış. Gizli ajandası dediğimiz şey aslında çok açık; Otoriter bir yarı başkanlık sistemi. Türkiye artık bir hukuk devleti değildir ve post-modern bir zorbalık ve despotizm rejiminin nihai aşamasına girmiş bulunmaktadır.”Hakkari-Çukurca Işıklı Üs bölgesinde, sınır bölük komutanlığı yaptı. Ağrı Doğubayazıt’ta ilçe jandarma komutanlığı görevini devri sırasında PKK terör örgütünün mayınlı saldırısında yaralandı. Diyarbakır il jandarma komutanlığı kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele şube müdürü ve il jandarma komutan yardımcılığı görevleri sonrasında Balıkesir il jandarma komutan yardımcılığına atandı. Yarbay rütbesindeyken kendi isteğiyle emekli oldu Ufuk Gökmen. Terörle mücadelede sadece sahada değil, finans kaynakları konusunda da çok deneyimli bir asker. “Zafer Mümkün” adıyla bir kitap kaleme aldı. Daha kapakta her şeyi anlatıyor;
“Sakarya ve Menderes havzaları arasında kazanılan zafer ne kadar mucizeyse, Dicle ve Fırat arasındaki zafer de o kadar şanlı olacaktır.
“Ufuk Gökmen, terörle mücadelede sahadaki tecrübelerini aktarırken, coğrafi ve kültürel analizlere de yer veriyor. Kitabın “Zafer Mümkün” başlığı altındaki sonuç bölümünde Ufuk Gökmen’in kaleminden şu satırlar dökülüyor;
“PKK’nın kendi başına ateşkes ilan etmek gibi bir hakkı olmadığı, silahlarını bırakıp pişman olduğunu belirtmeyen hiçbir örgüt mensubunun serbestçe dolaşmasına müsaade edilmeyeceği etkili bir şekilde anlatılmalıdır…
Toplum, maskelenmiş, örtülü algı kirliliğinden arındırıldıktan sonra, Mehmetçik Ordusunun karşısında hiçbir terör şebekesinin tutunamayacağı görülecektir.
yeniçağ