Sağlık problemleri nedeniyle tedavi olmak üzere eşi ve çocuğuyla Ankara’ya yerleşen, geçimini kağıt ve plastik toplayarak sağlamaya çalışan Doğan Eymez, iki göz harabe bir gecekonduda yaşayan ailesine daha iyi koşullar sağlayabilmek için düzenli bir işte çalışmak istediğini söyledi.
Astım, akciğer ve kemik erimesi rahatsızlıkları nedeniyle tedavi için iki yıl önce Karabük‘ten eşi ve bir çocuğuyla Ankara‘ya gelen 33 yaşındaki Eymez, bir çocuğunu ise Kastamonu‘daki anneannesine gönderdi.
Altındağ’da harabe bir gecekonduya yerleşen Eymez, düzenli bir işi olmadığı için evin aylık 180 lira olan kirasını ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sokaklarda kağıt ve plastik toplamaya başladı.
Eymez, ailesiyle kaldığı iki göz odadan oluşan, çatısında delikler olan, pencerelerini naylonla kapattığı evde yaşam mücadelesi veriyor. Eymez ailesi, mutfağı ve banyosu olmayan evde, komşuları ve hayırseverlerin verdiği tabak, tencere, yatak ve çekyattan oluşan eşyaları kullanıyor
Eymez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaşadığı sıkıntıları anlattı. 6 yaşındaki oğlu Polat’ın yanlarında olduğunu ancak 9 yaşındaki kızı Medine okula gitmesi için Kastamonu‘ya göndermek zorunda kaldığını belirten Eymez, “Onu okutmak istiyorum, bizim gibi cahil kalmasın.” dedi. Eymez, ilkokula başlaması gereken oğlu Polat’ı ise maddi imkansızlık nedeniyle okula gönderemediklerini söyledi.
Eşinin 2,5 aylık hamile olduğunu belirten Eymez, ailesine daha iyi yaşam şartları sağlayabilmek için düzenli bir işe ihtiyacı olduğunu dile getirdi.
Eymez, “Karton ve plastik topluyorum, onunla geçimimi sağlıyorum. Elime günde 20-30 lira geçiyor. Hastalığım yüzünden bir hafta çalışıyorum bir hafta çalışamıyorum. Bazen hastalanıyorum işe çıkamıyorum.” diye konuştu.
Doğan Eymez, tek isteğinin temizlik işçisi olarak istihdam edilmek olduğunu belirtti.
Çocuğuna ekmek götüremediği günler büyük üzüntü yaşadığını anlatan Eymez, yaşadıkları yüzünden psikolojisinin bozulduğunu anlattı.
Tek mutluluk kaynağı yavru ördekleri
Eymez ailesinin küçük çocukları Polat ise okula gidemediği için mutsuz. Okul özlemini boyalarıyla resim çizerek gidermeye çalışan minik Polat’ın tek “oyuncağı” ise evde beslediği iki ördek yavrusu.