“Ben İstanbul’un İmamıyım” dedi, gele-gele “Gasilhane İmamlığına” geldi.
Ne dedi, Cumhur’un Başı; “Çukur açanı açtığı çukura gömerek, imza atanı attığı imzanın utancına gark ederek, kem söz söyleyeni sözünün ağırlığı altında ezerek, Allah’ın izni ve inayetiyle hepsinin de üstesinden geleceğiz!”
Bu sözleri, dikta ile yönettiği ülkesini “kan gölü” haline getirmiş olan Esad’ mı, yoksa Demokratik Hukuk Devletinin Cumhurbaşkanı mı söylüyor?
Maalesef, Anayasa’sında “Hukuk Devleti” yazan TC Devletinin Cumhurbaşkanı, kendisini hem Savcı, hem Yargıç, hem mahkeme, hem İmam, hem de mezarcı yerine koyup, “Öldürün ve Gömün” diye fetva vererek söylüyor!
Kimse bana, “Cumhurbaşkanı, bu sözleri mecazi anlamda kullandı, elbette ki Hukuk Devletiyiz” masalını anlatmaya kalkmasın.
Devlet yöneten insan, ağzından çıkan sözün nereye gideceğini bilmelidir.
Cumhurbaşkanı’nın bu sözünü duyan sınır boyunda görevli bir asker, bir polis yakaladığı bir kişiyi Yargıya teslim edeceği yerde öldürüp gömerse, o askere-polise kim bir şey diyebilecek!
Cumhurbaşkanı’nın Allahın izni ve inayetine bağladığı “Cahiliye döneminin kısasa kısas” yöntemine, TC Devletinin Askeri-Polisi-Vatandaşı uyarsa, ülke ne hale gelir?
Herkes kendi kafasına göre terörist- devlet düşmanı gördüğü kişiyi gömmeye kalkarsa, ülkemiz kendini çok kanlı bir iç savaşın içinde bulur.
Bu da Türk Devletinin sonu olur.
Bir TC Vatandaşı, kendisini Anayasa ve Yasaların üstünde görüyorsa ve aklı başında ise, o kişi dikta heveslisidir. Başka bir deyişle o kişinin Demokrasi ile uzaktan yakından ilgisi yoktur.
Bir an için, Cumhurbaşkanı’nın dediği “Cahiliye döneminin kısasa Kısas” yönteminin geçerli olduğu bir düzende yaşadığımızı düşünelim!
Gömmeye kimden başlayacağız?
-“Bütün şehirlerimizi bomba ve silah deposu haline çevirdiğinizi biliyoruz” diyen MİT Müsteşar Yardımcısından mı?
-Yoksa PKK Narko-Terör örgütü lideri ile görüşen Devlet Memurlarını kanuna karşı “Yasal Korumaya” alan Siyasetçilerden mi?
-Türk Askerini şehit eden katilleri, “Seyyar Mahkeme” kurdurup, adam başı
4 dakikada serbest bırakan Yargıçlardan mı?
-Bombalar, silahlar Türkiye’ye girerken, “Görmeyin” diye emir veren Siyasetçilerden mi?
-Kanunsuz emre uyup suç işleyen Vali ’lerden mi?
-Binlerce barikat açılırken, kilometrelerce tünel açılırken görmeyen, göz yuman Vali ve Emniyet Müdürlerinden mi?
-Türkiye’den Suriye’ye dolmuş-otobüs seferleri ile IŞİD’ e militan gönderilmesini engellemeyenlerden mi?
Kimlerden başlayalım ha, kimlerden başlayalım gömmeye?
Değerli Okurlar;
Bizler yani normal vatandaşlar, yasalara bağlı bireyleriz.
Bizlerin öldürmeyle, gömmeyle işimiz olmaz. Anayasa ve Yasaları bilerek ve planlayarak ihlal eden demokrat geçinen yobazları, kaçabilecekleri yere kadar kovalar ve demokratik yolla tahtlarından indirir, Yargı’ya teslim ederiz.
Gömmek isteyen, buyursun gömebiliyorsa gömsün!
Bizler, yani Türk Milletinin aydın bireyleri, koltuğun tahtın insanlara bir şey katmadığını iyi biliriz.
Neyzen Tevfik, bu insanlar için ne güzel söylemiş;
“En yukarıdaki tahta da çıksan, oraya da aynı g.tle oturacaksın. G.t tahta çıkınca değişmez ki…
Sağlık ve başarı dileklerimle 26 Şubat 2016
İLK KURŞUN