Fethullah’ın 100 küsür ülkedeki okullarının Türk değil, Türk ve islam bayraklı CIA okulları olduğunu yıllardır yazıyoruz.
Bu iddiamızın son kanıtını resmi belgeler ışığında Huffington Post’tan Anna Clark haberleştirdi:
FETÖ’nün ABD’de 150 okulu var.
ABD bu okullara Charter Okul Sistemi çerçevesinde her yıl 500 milyon dolar kaynak aktarıyor.
Ayrıca bu okullarda Türkiye’den giden 5 bin civarı öğretmen uzmanlaştırılıp dünyadaki diğer ülkelere gönderiliyor ki bunun ne anlama geldiği açık.
İlaveten FETÖ okulları ile kuruluşları türlü etkinliklere sponsor oluyor ki mesela ABD’li siyasetçi ve gazetecilerin dünya ülkeleri ile ülkemize gelmelerini onlar finanse ediyormuş.
Peki bu tablo nasıl mı okunmalı?
İlkokulu bile dışarıdan bitiren taşra vaizi Fethullah’ın ABD gibi emperyal bir gücü kullanması değil elbette!
Bütün bunlar dünyadaki karıncaları bile izleyen CIA ve FBI’ın gözetiminde oluyorsa bunun okuması FETÖ’nün onların taşeron örgütü olması değil midir?
ABD elçiliğinin Sur utanmazlığı!
ABD Ankara Büyükelçiliği, AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nu arayıp Sur’da düşünülen yeni fiziki yapılaşma bağlamında adeta hesap soruyor.
Pardon ama siz kimsiniz ve ne hakla böyle bir telefonu edersiniz!
PKK, Sur’u Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı isyan üssü yaparken NATO müttefikliğine rağmen oralı olmayıp susan siz şimdi nasıl müdahil oluyorsunuz?
Aynı şeyi ABD’de Türkiye’nin elçisi yapabilir mi?
Sadece edilen bu telefon yani yapılan bu müdahale bile PKK’nın gerçek sahibi ya da efendisini ele veriyor!
Onlar Güneydoğunun çimentosu!
Güneydoğudaki bazı aileler yüzlerce yıllık Türk-Kürt kardeşliğinin teminatı ya da sigortasıdır ki Şırnak’taki Tatar Ailesi bunun en önemli örneğidir.
Öyle olduğu içindir ki PKK ve sevicileri her fırsatta bu aileleri hedefe oturtuyor.
Son olarak Tatar Ailesi askere ve polise yemek yedirdiği için boy hedefi yapıldı.
Bre utanmazlar, misafire yemek ikram etmenin nesi yanlış ki o misafir düşman kuvveti değil bu ülkenin güvenlik güçleri yani birlikte yaşama adına her gün can verenlerdir.
Bölgede Tatar ve benzeri aileleri sahiplenmek Türk bayrağını sahiplenmek gibidir zira onlar toplumsal kardeşliğimizin çimentolarıdır…
Şeytani tesettür!
İslamcı Mehmet Şevket Eygi bile şeytani tesettür diye bir yazı yazınca benim bu konuya kayıtsız kalmam mümkün değil.
Evet inanç bağlamında örtünmekle bugünlerdeki türban takma akımı ya da modası gerçekten çok farklı şeyler.
Kadın var türban takıyor ama altında daracık bir bluz ve tayt var… Söyleyin tesettür bunun neresinde?
En komiği tanıklıklarım var, türban modasına uyup namaz-oruç nedir bilmeyenlerin varlığı.
Beli ki türban artık inancın gereği olmaktan çıkarılıp siyasal islamın bayrağı olmuştur ki işte bizim karşısına dikildiğimiz budur.
Aydınlık