Cumhurbaşkanı Erdoğan, müttefik ülkelerin yetkililerinden bu konuda duyarlılık beklediklerini hatırlatarak, Türkiye’nin terörle mücadele konusundaki kararlılığını baltalamaya çalışan kesimlere katkı niteliği taşıyabilecek duruş ve ifadelerden uzak durulması gerektiğini vurguladığı ifade edildi. Türkiye’nin tıpkı ABD gibi bir hukuk devleti olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, terör propagandası yapmanın ve terör eylemlerine destek niteliği taşıyan beyanlarda bulunmanın, fikir özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceğine dikkati çektiği belirtildi. Görüşmede, Türkiye’nin DAİŞ, PKK, El Kaide, DHKP-C gibi terör örgütleri arasında hiçbir ayrım yapmadığı, PYD ve YPG’yi de terör örgütü olarak gördüğü de tekrarlandı. Suriye’de oldukça kritik bir süreç yaşandığına işaret eden taraflar, geçiş hükümeti oluşturulması için neler yapılabileceğine ilişkin görüş teatisinde de bulundular. Türkiye’nin DAİŞ’le mücadele konusunda başından beri, Uluslararası Koalisyona her türlü katkıyı yaptığı, askeri operasyonlara katıldığı, ihtiyaç duyulan desteği verdiği ifade edildi. Irak’taki istikrarsızlığın DAİŞ ve PKK gibi terör örgütlerine zemin hazırladığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, söz konusu ülkenin terörden arındırılması için Ramadi’nin ardından Felluce ve Musul için ciddi çaba sarf edilmesi gerektiğine değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Türkiye’nin Başika’daki faaliyetlerinin de yerel kuvvetleri eğitme amacı taşıdığını da hatırlattığı öğrenildi. ABD Başkan Yardımcısı Biden’ın ise terörle mücadele konusunda Türkiye’nin yanında yer aldıklarına değinerek PKK’yı da terör örgütü olarak gördüklerini vurguladığı kaydedildi. Biden, Suriyeli mültecilere yardım eli uzatma konusunda Türkiye’nin yaptıklarını taktirle karşıladıklarını da söyledi. Görüşmede, Mart sonunda Nükleer Güvenlik Zirvesi vesilesiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama’nın Washington’da yapacakları görüşmenin, iki ülke arasında üst düzey görüş alışverişi için önemli bir fırsat olacağı da ifade edildi.