ŞİDDETİN BOYUTU ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜSE KADAR GELDİ
Çağıl Şimşek ile 2015 yılının Şubat ayında boşanmaya karar verdiklerini belirten Elif Şimşek, sürekli şiddet gördüğünü belirterek, “Şiddetin boyutu boğazımı sıkarak beni öldürmeye teşebbüs etmeye kadar gelmişti. En son kavga ettiğimiz gece ben evden kaçarken asansörde yakalayıp bıçaklamaya kalktı. Ben evden çıkarak kurtulmayı başarıp babamın evine gittim. O gece ailesi ile birlikte ailemin evini bastı. Yine kavga çıktı ve kardeşim yaralandı. Ben boşanma davası açarak ailemin yanında yaşamaya başladım. Bunun üzerine sürekli taciz etmeye başladı. Sürekli takip ediyor, işyerimdeki kişileri tehdit ediyordu. Bundan dolayı işten çıkarıldım.Sürekli beni takip ediyordu. Her seferinde karakola başvurdum. 25 kez suç duyurusunda bulundum. Koruma ve uzaklaştırma kararı verilmişti. Bunların hiç biri caydırıcı olmadı. Çünkü her şikayette sadece ifadesi alındı ve serbest bırakıldı. Caydırıcı bir şey yapılmadı. Hep taciz edildim ve evden çıkamaz oldum. Diyarbakır’dan gitmek zorunda kaldım. 3 ay hiç gelmedim. Gerçekten çekilmez bir hal almıştı. 3 aydan sonra geri döndüm. Ama geldiğimin ilk haftası ailemin evini bastı. Kardeşim orada bıçaklandı. Yine şikayet ettik. İfade alındı ve karakoldan çıktık” dedi.
“KURŞUNLARIN VÜCUDUMA GİRİŞİNİ HİSSEDİYORDUM”
Olaylardan sonra hayatını düzene sokmak istediğini belirten Şimşek, “Sonra tekrar işe girdim. Boşanma davamız da sürüyordu. Sürekli boşanmak istemediğini söyledi. Boşanma davası sürekli erteleniyordu. Duruşmadan bir gün önce beni kafede rehin aldı. Koruma polisi çağırdım. Rehin alınmama rağmen yine ifadeler alındı ve serbest kaldı. Mahkeme öncesi beni arayıp, ‘mahkemeden sonra seni mermi manyağı yapacağım, öldüreceğim’ diyordu. Korkudan evden çıkamadığım için boşanma davasına bile gelemedim. Sonraki gün sabah evden çıktım. Korkudan aracımı evin önüne bile koyamıyordum. Aracımı 5 sokak öteye bırakmıştım. O sırada bir tanıdığı arayıp bilgisayarımı getirmesini istedim. Sonra beni aracımın yanına bıraktı. Bu sırada beni takip ediyormuş. Rutin işlerime devam ettim. İşimi bitirdikten sonra aracıma bindim. Korku ve tedirginlik hayatımın bir parçası olmuştu. Bir anda cama vurduğunu fark ettim. Onu telefonla aradım ve camı açmayacağımı, buradan gitmesini söyledim. Sonra bir arabaya binip benim soluma yaklaştı. Bağırıp camı açmamı istiyordu. Kaçmak istiyorum ama kaçamıyordum. Korkudan titriyordum. Bakarken silah doğrulttuğunu fark ettim. Silahı görür görmez eğildim. O sırada sıkmaya başladı. ilk kurşun koluma geldi. O ilk kurşunu hissettim. Kurşunların girişini hissediyordum. Sersemledim ve cam üzerime patladı. Ben orada 7 kez silah sesi saydım. Ama 6 kurşun isabet ettiğini öğrendim. Bilincimi de kaybetmedim” diye konuştu.
“BİR GÜN ÖLDÜRECEĞİ DÜŞÜNCESİYLE YAŞAMAK ÇOK ZOR”
6 kurşun isabetinden sonra yaşamasının bir mucize olduğunu kaydeden Şimşek, “Bunu doktorlar söyledi. 3 kurşun koluma isabet etti. 1 kurşun kalbimin hizasından isabet etti ve çıktı. Diğer kurşun böbrek tarafına girmiş. İç organlarıma zarar verse belki yaşamayacaktım. 1 kurşun da omzumdan girmiş. 6 gün yoğun bakımda kaldım. Halen tedavim devam ediyor. Elimde sinir kopması var. Ben yaşadım diğer kadınların yaşamasını istemiyorum. 1.5 yıllk boşanma süreci, karakolluk olmak, bıçakla, silahla karşılaşmak, adamın seni bir gün kıstırıp öldüreceği düşüncesiyle yaşamak çok zor. Keşke öncesinde caydırıcı cezalar verilseydi” dedi.
“KARAR VERİLECEK GÜN BANA ÖMÜR BİÇİLECEK GİBİ HİSSEDİYORUM”
Şu anda güvende olduğunu söyleyemeyeceğini belirten Şimşek, “12 Mayıs günü duruşma sonrası beni tehdit etti ve ağza alınmayacak küfürler savurdu. “Ben yarım kalan işimi tamamlayacağım” diye bağırdı. Acaba ceza kesinleştikten sonra mı bir şey yapacaklar korkusu yaşıyorum. 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde karar verileceği gün aslında yine bana bir ömür biçilecekmiş gibi hissediyorum. Orada kaç yıl ceza alırsa ben onu ömür olarak görüyorum. Mahkemenin bana ömür biçeceğini düşünüyorum. Mahkeme bana ömür biçecek. Çünkü bu adam caydırıcı ceza almazsa, bir daha öldürmeye teşebbüs edecek potansiyelde biridir.Tedirginliğim devam ediyor. Şu an bir koruma kararım var. Ama dediğim gibi ne zaman ne olacağı belli olmuyor. Öncesinde yaptığı tacizleri saymıyor ve sanki ben onu aldatmışım gibi lanse ediyor. Ama kesinlikle öyle birşey yok. Bu adam 1.5 yıl boyunca sosyal medyada dahi beni tehdit ediyordu” dedi.
“CEZASINDA İNDİRİM OLURSA BANA ÇOK AZ ÖMÜR BİÇİLMİŞ OLACAK”
Savcının Çağıl Şimşek hakkında haksız tahrik indirimi istemesini de değerlendiren Elif Şimşek, “Bu tür indirimler olursa bana çok az bir ömür biçilmiş olacak. Çünkü caydırıcı olmayacak. Hem benim için hem şiddete maruz kalmış kadınlar için caydırıcı olmayacak. Bu kişinin hiç bir indirim alması söz konusu olmamalıdır. 11 Kasım evlilik yıldönümümüzdü. Bana sürpriz yaptı. Sürprizi görünce gidip derdini anlamak istedim. Bu işin bir daha olmayacağını, neden beni rahatsız ettiğini konuşmak için gittim. Bir barışma olmadı. Ben sadece sürekli kaçmaktan sıkıldığım için ve herhangi bir yaptırım olmadığı için konuşmak istedim. Ama maalesef yanılmışım” diye konuştu.
“GÜÇLÜ OLMAK ZORUNDAYIZ”
5 aydan bu yana tedavisinin devam ettiğini kaydeden Şimşek, “Sinir zedelenmesi zor bir şey. Bir ayda toparlanmaya çalıştım. Çünkü güçlü olmak zorundasınız. Bu kadar kadın öldürülüyor, cinayet işleniyor, boşanma davalarında sorun çıkıyor. Diğer güçlü kadınlar gibi ayakta durmaya çalıştım. 5 ayda da toparlandım. Güçlü olunca hiç bir şey sizi yıldıramıyor. Güçlü olmamızın desteklenmesi gerekir. Buna destek verecek yüce adalettir. Ben indirim almayacağına yürekten inanıyorum. Son dönemde çok kadın öldürüldü, çok şiddet olayı oldu. Bunların önüne geçilmesi için indirim olmamalı. Hak ettiği cezayı almalı. Tüm kadına şiddet davalarında gereken yapılmalı. O zaman ancak önüne geçilebilir. Biz kadınlar artık gerçekten destek istiyoruz. Karar aşamasında, o biçilecek ömür anlamında destek bekliyoruz. O desteğin sağlanacağına yürekten inanıyorum. Çok zor psikolojik süreç devam ediyor. Bu zaten sürekli beynimi kemiren bir durum. Sonrasını düşünemiyorum. Sadece o karar aşaması bizim için önemli”dedi.