Kardeşim Kaddafi diyordu.
Suratını taşla eze eze linç edenlere uçak dolusu para gönderdi.
Kardeşim Esad diyordu.
Katil Eset diyor.
Muhterem hocaefendi diyordu.
Terör örgütü lideri yaptı.
Zekeriya Öz’ün altına kendi zırhlı makam mercedesini vermişti.
Hapse tıkmak için kırmızı bültenle arıyor.
Zaman gazetesi için, temiz gazete, meslek ahlakını yüceltti diyordu.
Zaman’a el koydu.
Açılımı polis akademisinde açmıştı.
Polis akademisini kapattı.
Özel yetkili mahkemeleri kurdu.
Özel yetkili mahkemeleri lağvetti.
Yahudi cesaret madalyası aldı.
Van münüts dedi.
Suriyeliler için, kucağımızı açtık, bağrımıza bastık, bizim Anadolu büyüklüğünde vicdanımız var, ne pahasına olursa olsun bu kardeşlerimizin yanında olacağız diyordu.
Bizim alnımızda enayi yazmıyor, bindirir göndeririz diyor.
*
Hakan Şükür’ün adını stada verdi.
Tabelayı indirdi.
Abdullah Gül kardeşim diyordu.
Sildi attı.
Bülent ağabey diyordu.
O zat diyor.
Kardeşim Ahmet diyordu.
Kapının önüne koydu.
*
“Kürt sorunu var dersen, sorun olur, yok dersen, sorun ortadan kalkar, biz böyle bir sorun yok diyoruz” dedi. Sonra “Kürt sorunu vardır, benim de sorunumdur” dedi. Sonra “bu ülkede Kürt sorunu yoktur, kabul etmiyorum” dedi. Sonra “buna ister Kürt sorunu deyin, ister güneydoğu sorunu deyin, Kürt açılımı diyelim” dedi. Sonra “kardeşim ne Kürt sorunu yavv, artık böyle bir şey yok” dedi.
*
Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Diyarbakır yıldız olacak dedi.
Sur’u yıktı.
Analar ağlamasın diyordu.
Ne mutlu şehit ailelerine dedi.
Kürt açılımı başlattık diyordu.
Buzdolabına kaldırdık dedi.
Fotoğrafta görüldüğü gibi el ele oturuyor, “kardeşlerim” diyordu.
Dokunulmazlıklarını kaldırttı, alayını tutuklatacak.
*
Çünkü, bu ülkede dokunulmazlığı olan…
Dokunulmaması gereken tek kişi var.
*
“Ona dokunmak ibadettir” derler ama…
Dokunurken çok iyi düşüneceksin.
*
Elini verirsin.
Kolunu kurtaramayabilirsin.
*
Hele ki kardeş diyorsa, kardeşim…
Allah sonunu hayır etsin!