“BAHÇELİ’YE SAĞLIKLI BİR YAŞAMI BÜTÜN GÖNLÜMLE DİLİYORUM”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye geçmiş olsun dileklerini ileten Kılıçdaroğlu, “Bugün uzun süredir siyasette sessizliğini sağlık nedeniyle koruyan sayın Devlet Bahçeli, bugün ilk toplantısını yaptı kendisine şifalar diliyoruz. Kendisine sağlıklı bir yaşamı bütün gönlümle diliyorum” dedi.
“YÜRÜRLÜKTE OLAN ANAYASA ARTIK BİR DARBE ANAYASASI DEĞİL”
Yeni anayasa çalışmalarına değinen Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: “Darbe hukuku da demokrasiye zarar veriyor. Parlamentoda bir komisyon oluştu. Ben bu ülkede birinci sınıf demokrasi istiyorum diyorsanız bunu lütfen daha yüksek sesle dile getirin. Kendi ülkemizde birinci sınıf demokrasi istiyoruz. Bu ülkenin insanı, 3. sınıf demokrasiye mahkum edilemez. Bu konuda bir anlaşalım. Diyorlar ki anayasa değişsin. 34 yıl geçti aradan 84 maddesi değişti anayasanın. Kimisini gönüllü kimisini AB’ye giriyoruz diye değiştirdik. Yürürlükte olan anayasa artık bir darbe anayasası değil. Temel maddelerinin büyük bir kısmı, değişti. Sorunumuz ne? 84 maddesi değişti de anayasanın özgürlükçü bir demokrasi mi geldi. Hayır yok.
SORUN DARBE HUKUKUNDAN KAYNAKLANAN TEMEL BİR SORUNDUR
Anayasa ile her şey çözülmüyor. Sorun anayasa sorunu değil. Sorun darbe hukukundan kaynaklanan temel bir sorundur. Baskı yönetimi var. olaya doğru teşhis konulmalı. Darbe hukukundan kaynaklanan sorunları çözdüğümüzde birinci sınıf demokrasi yakalanmış olur.
KOMİSYONUN ADI TÜRKİYE’Yİ DARBE HUKUKUNDAN ARINDIRMA KOMİSYONU OLMALI. NOKTA
Toplanacak komisyona, bir anayasa uzlaşma komisyonu denilmesini kabul etmiyor ve desteklemiyoruz. Komisyonun adı Türkiye’yi darbe hukukundan arındırma komisyonu olmalı. Nokta. Eğer siz Türkiye’yi darbe hukukundan arındıracaksınız başımızın üstüne. Her türlü katkıyı vereceğiz. Sürekli CHP darbecidir, darbecileri destekler. Sabah, öğlen, akşam bunu söylerlerdi. Şimdi sadece ve sadece biz, darbeye karşı en büyük bedeller ödemiş genel başkanları hapise atılmış, mal varlıklarına el konulmuş darbe dönemlerinde, el konulmuş bir partini genel başkanı olarak söylüyorum; eğer siz samimi olarak darbeye karşıysanız bizim söylediklerimizi yaparsınız, Türkiye’yi darbe hukukundan arındırırsınız. O zaman kimin darbeci, darbeci olmadığı açık bir şekilde ortaya çıkmış olur.
DAVUTOĞLU’NA ÇAĞRIM ELİNDE SOPA OLAN DEVLET DEĞİL ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR DEVLET OLSUN
Açık söylüyoruz, Türkiye’yi darbe hukukundan arındıralım. Birinci sınıf demokrasiyi getirelim. Varsanız hep birlikte çalışalım. Sayın Davutoğlu’na açık ve net çağrıda bulunuyorum. Biz biz elinde sopa olan devlet istemiyoruz. Elinde sopa olan devlet, ortaçağ anlayışıdır. Vatandaşına güler yüzlü hizmet eden devlet istiyoruz. Bugünkü iktidar elinde sopa var. Yargı sopasını istediği şekilde kullanabiliyor. İstediği işadamının varlığına el koyabiliyor. İstediği adamı hapise atabiliyor. İstediğinin tutuklayabiliyor, sorgusuz sualsiz mahkemeye bile çıkarmıyor. Böyle bir devlet istemiyoruz. Açık çağrı yapıyorum gel diyorum, elinde sopa olan devlet değil özgürlükçü bir devlet olsun. Hükümet de onun yanında olsun. Vatandaş güvensin. Siyasi ahlak yasasını çıkaralım. Cebini düşünmeyecek siyasetçi vatandaşın cebini düşünecek.”