Diline bak, niyetini anla. Hükümetsin. İktidarsın. Başbakansın. Uzun adamsın. 14 yıldır, yandaşlarının ağzında “Türkiye seninle gurur duyuyor” denilen lidersin.
Göster liderliğin hakkını.
İspatla iktidar olma gücünü.
Liderin görevi “hainler… alçaklar…” diye dil kuvveti yükseltmek değil. Öfkelenmeyi çare diye satmak hiç değil. Başbakanın görevi günde
8 defa “lanet ediyoruz…” diye
beddua etmek değil. Asker, Başkent’in en korunaklı yerinde
kendi servis otobüsünü koruyamadı. Lidersin, başbakansın, hükümetsin; “Başkent’te Azrail’in bile izinsiz giremediği alanda askerlerin kendi servis otobüsüne bombalı saldırı yapılabileceği ihtimalini düşünemez noktaya nasıl gelindiğinin” cevabını vereceksin.
Uçurumun ucuna geldik.
Nasıl başardınız?
Önce hataları sıralayacaksın.
Sonra çözüm söyleyeceksin.
Söyleyemiyorsan!
İstifa diye bir yol var.
* * *
Gece yatıyorlar. Rüya görüyorlar. Sabah uyanıyorlar. Rüyaları dillerine vuruyor. Rüyalarında; dostumuz, ortağımız, stratejik birlikteliğimiz, güç verenimiz, ABD’miz! Suriye’de “Kürt devleti” kurmak peşindeki YPG’yi tutmaktan vazgeçse. ABD, kara ordusunu Suriye’ye soksa. Türk Ordusu’da “Irak’ta düştüğümüz hatanın tersine(!)” ABD ordusuyla birlikte Suriye’ye girse; iki ordu birlikte hem Rusya’nın ağzının payını verse, hem Esad’ı kolundan tutup atsa, hem bölgenin yeni tek dayısı benim demeye başlayan İran’ın burnunu sürtse ve hem de “Kürt koridoru açmaya çalışanların” hakkından gelse… Yani birlikte gelsek… Ben de “Ortadoğu’ya huzur getiren lider olduğumu” göstersem. “Yurtta Sulh, Cihan’da Sulh” diyenlerin ağzını iyice kapatsam!
Bu rüyadan uyanıyorlar.
Gözlerine inanamıyorlar.
ABD, PKK’yı kolluyor.
Rusya PYD’yi kullanıyor.
Rüyalarına kızıyorlar:
Ey ABD söyle!
Kimin dostusun?
Ey Rusya, katilsin.
* * *
ABD kendi hesabında.
Rusya kendi çıkarında.
AB, mülteci telaşında.
Aralarında gizli anlaşma var. “paylaşma pastasında” birbirlerinin payını küçültme niyetleri yok. IŞİD, PKK, PYD, ÖSO, SUNNİ CİHATÇILAR, Şİİ MİLİSLER ve bataklıkta gelecek kurmaya çalışan kim varsa onları kullanıyorlar. Ortadoğu’yu paylaştılar. Türkiye’nin haritasının küçülmesi, “Kuzey Irak’ta olduğu gibi Kuzey Suriye’de de bir Kürt devletinin oluşması” onların umurunda değil.
Suriye daha çok yansın!
Vicdanlarında değil.
Suriye’de yıkım, ölüm, şiddet ne kadar uzarsa ve daha çok insan mülteci olursa o kadar iyi. Ne kadar çok kan akarsa, o kadar Rusya’nın ve ABD’nin hesaplarının lehine. Ne kadar çok ülke bu kan denizine girerse o kadar şahane… Türkiye de ordusuyla Suriye’ye girerse ve ABD ile NATO da “senin ne işin var Suriye’de…” derse Rusya için o kadar ballı, börek.
Havyarlı votka!
Rusya Esad’a söz verdi.
Sözünü tutar.
Esad, Suriye’nin başında kalır.
Rusya İran’a da söz verdi.
Suudi Arabistan ile Türkiye’nin burnu sürtülür. İran bölge lideri olur. Böylece yeniden canlanan Rusya, ABD ile giriştiği jeopolitik mücadelede başarıyı yakalar. PYD ise Suriye’de Kürt devletini kurar. Rusya ile ABD’nin elinin altında kullanacakları yeni bir alet bulunur.
* * *
Gece yatıyorlar. İçinden “ABD ile Türk Ordusu’nun birlikte Suriye’ye girdiği” sahneler geçen tatlı rüyayı görüyorlar.
Sabah uyanıyorlar.
Gerçek yine gerçek.
Rüya koflaşıyor!
Rüyalarına kızıyorlar.
Ey ABD, dost musun!