Selahattin Demirtaş 7 Haziran öncesinde kazandığı sempatiyi kaybetmek ve PKK’nın emrinde olduğunu ispatlamak için çok çalıştı ve takdir (!) etmek gerekir ki başarılı da oldu!..
Ülkenin Batısından kendisine verile krediyi hızlı bir şekilde tüketti!..
HDP’nin diğer yöneticileri ve milletvekillerinden söz etmeyi gereksiz görüyorum, çünkü onların toplumda bir karşılığı, bir sempatisi zaten hiç yoktu!..
Ama Selahattin Demirtaş “Türkiye partisiyiz” diye yola çıkarak bir ümit vermişti…
* * *
Demirtaş ve HDP, Türkiye’deki milyonları açıkça aldattı!..
Kendilerini ülkenin Güneydoğusundaki dar alana sıkıştırdı…
Kürt ırkçılığı yapmayı tercih etti…
Ayrılıkçı olduklarını ispat etti!..
“Özyönetim”, “özerklik”, öz savunma güçleri” gibi safsataları bir kenara bırakalım ve kestirmeden gidelim:
HDP bir Kürt Devleti peşinde…
Türkiye’yi bölerek “Bağımsız Kürt Devleti” kurmak hayaliyle siyaset yaptıklarını sonunda açıkça itiraf ettiler…
Türk Milleti bunu asla kabul etmez!..
* * *
Önceki gün Cizre’den üç şehit daha geldi…
Aslan gibi vatan evlatlarını, ülkenin bölünmez bütünlüğü için teröre şehit veriyoruz…
PKK’lı teröristler ilçeleri cehenneme çevirdi…
Okulları, kütüphaneleri yakıyor, camileri kundaklıyorlar…
Bölgedeki Kürt vatandaşlarımıza hayatı zindan ettiler…
Terörden kaçan binlerce insan kendi ülkelerinde “mülteci” duruma düştü…
Çocukların psikolojisi bozuldu, okullarına gidemiyorlar, aileleri perişan…
İstanbul’da araçları ateşe veriyorlar, belediye otobüsünü taşlıyorlar, özel halk otobüsüne Molotof atıyorlar…
Öte yanda, şehitlerin kan ağlayan anaları, babaları, eşleri, çocukları…
Selahattin Demirtaş ve şirketin diğer elemanları, bu manzarayı “şanlı direniş” olarak görüyor, hendekleri savunuyorlar!..
Bu mudur siyaset?..
Bu mudur demokrasi?..
* * *
İktidarın büyük aymazlığını, bir takım siyasi hesaplarını, bazılarının ihanete varan çıkar düşkünlüklerini çok yazdık, onları bir kenara koyalım…
Fakat Meclis’te milletvekilleri bulunan, bütün demokratik platformlarda söz sahibi olan HDP’nin bu söylemleriyle PKK terör örgütünden ne farkı var?..
Evet, mevcudiyetlerini PKK’ya borçlu olduklarını biliyoruz da, bu ülkeye ihaneti bu noktaya kadar vardırabileceklerini, bu kadar küstahlaşabileceklerini, Türk halkına bu kadar düşmanlık gösterebileceklerini tahmin etmiyorduk!..
7 Haziran öncesi bizi fena halde aldattılar…
“Türkiye Partisi” havasına girip kendileriyle hiç ilgisi olmayan seçmenlerden “stratejik oy” almayı başardılar, şimdi gerçek yüzlerini ortaya çıkardılar…
* * *
Ve şu da var:
Selahattin konuştukça, “Hendek direnişi”, “Özerklik”, “Bağımsız Kürt Devleti” diye saçmaladıkça…
AKP’nin oylarını zıplatıyor!..
Her konuşması AKP’ye yarıyor!..
İnsan düşünmeden edemiyor:
Yoksa bunların AKP ile gizli bir anlaşması mı var?!
Neresi lale?..
3. Hava Limanı için daha çok vakit var, ama hava trafik kulesinin nasıl olacağı şimdiden tespit edildi…
Ferrari otomobillerin tasarımcılarından birinin imzasını taşıyan kule lale biçimindeymiş…
Yahu hiç mi lale görmedik?..
Çizim, engerek yılanının havaya dikilmiş başını andırıyor…
Neyse, asıl sevindirici (!) haber hava limanının 2018 yılında Tayyip Bey’in doğum günü olan 26 Şubat tarihinde hizmete alınacağı…
Atatürk’ün adı bütün statlardan kaldırıldı, yeni hava limanının adı da Recep Tayyip Erdoğan olsun bari…