NERDE KALMIŞTIK…?
ALPARSLAN BAŞEĞMEZ
“KUZU”YU…
YEMENİN BAHANESİ Mİ…?
Kafamıza koymuşuz bir kerre…
Daha doğrusu…
Kafamıza koydurmuşlar…
“Kuzu”yu yedirecekler…
“Kuzu”yu bizim vasıtamızla yiyecekler ya…
Şimdi bahane aranıyor…
Bahane arattırıyorlar…
Aynen…
Türk Milleti’nin başına örülmeye çalışılan çorap gibi…
Aynen…
İstiklal Harbimizde olduğu gibi…
Bizi Yunan’ın yerine koyuyorlar…
Suriye’yi de bizim 1919 da ki yerimize…
Veeeeeee…
Yunan’ı kullandıkları gibi…
Aynen Bizi de maşa gibi kullanıyorlar…
Kullanmaya çalışıyorlar…
Suriye kara sularına yakın bir yerde…
Bir uçağımız düştü…
Düştü mü…?
Suriye tarafından düşürüldü mü…?
Uçağımız…
RF 4 ya C ya da F Fantom tipi bir uçak…
Büyük bir ihtimalle…
İsrail tarafından modernize edilmiş, yenileştirilmiş…
İki kişilik…
Silahsız…
Elektronik sistemlerle…
Kameralarla…
Sistem bozucu…
Muhabere sistemlerini işlemez hale getirici…
Aygıtlarla donatılmış…
Teknik kabiliyeti çok yüksek…
Bir casus uçağımız…
Malatya Erhaç askeri hava alanımızdan kalkmış…
Resmi görevi…
Alçak uçuş yapmak suretiyle…
Radarlarımızın algılama gücünü…
Denemek…
Sınamak…
Pekiiiii…
Gayri resmi görevi ne…?
İşte o bilinmiyor…
Alçak uçuş ne demek…?
100 metrenin altında uçmak demek…
Bu işleri bilmek için allame olmaya gerek yok…
Az buçuk bu işlere gönül vermiş olanlar…
Az buçuk bu işleri araştıranlar bilirler…
Alçak irtifada devamlı uçmak…
Hem de denizin üstünde…
Deniz seviyesinde uçmak…
Her baba yiğidin harcı değildir…
Bu tür uçuşlar, uçağı ve pilotları epeyce zorlar…
Genel Kurmay yetkililerinin açıklamalarına göre…
Uçak silahsız…
Ancak atılan veya atılacak olan füzeler için…
Füze algılama sistemleri çalışır vaziyette…
Tek “flu” olan durum…
Füzelerin yanıltılması için…
Uçakta “Flaşör” denen füze yanıltıcılarının olup olmadığı…
Yine…
Genel Kurmay yetkililerinin açıkladığına göre…
Uçağımıza füze atıldığına dair…
Veya bulunan parçalarda, füzeyle vurulduğuna dair..
Her hangi bir emareye raslanmamış…
Uçaksavarla düşürülmesi de olanaksız…
Çünkü iddiamız…
Uçağımızın Suriye karasularının dışında vurulduğu…
Yani uçaksavar menzili dışında…
İmkansız…
Pekiiiiiii…
Ne olduda uçağımız kırıma uğradı…????
Yaniiii…
Düştü veya düşürüldü…
Suriye iddia ediyor, “Uçaksavarla düşürdük” diyor…
Türkiye iddia ediyor, “Füzeyle vuruldu”diyor…
Türk Genel Kurmay Başkanlığı…
“Füze emeresi görülmüyor” diyor…
Rusya, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri…
Hatta…
İsrail…
Belli ki çok şey biliyor…
Ammaaaaaa…
Dut yemiş bülbül gibi hiç bir şey söylemiyor…
Neden…?????????????????????????
Uçağımızın Suriye tarafından düşürülme olasılığının dışında iki olasılık daha var…
Bunun dışında söylenecek her şey safsatadır…
Boş konuşmadır…
“Cıbırın Kabadayılığı”dır…
Birinci ihtimal…
“Kabus senaryosu” olsa dahi…
Uçakta bulunan “Uyuyan bir sistem”in “Karanlık Güçler” tarafından harekete geçirilerek…
Uçağımızın düşmesinin sağlanması…
İkinci ve kuvvetli ihtimal…
Uçağımızın Suriye Hava Sahası’nı ihlal ettiğinde takip radarlarımız tarafından yapılan ikaz neticesi…
Yaptığı seri manevralar esnasında…
Kanadının…
Kuyruğunun…
Gövdesinin…
Bir yerden bir yerinin…
Alçak irtifada denize çarpıp parçalanmasıdır…
Uçak ses üstü hızda uçabilen bir uçaktır…
“İki Mak”a yakın surate ulaşabilen bir uçaktır…
Ve alçak irtifada, deniz üstünde uçmakta olan bir uçaktır…
Ani bir refleks…
Veeeee…
Son…
Endeeeeeee…
Finitooooo…
Allah (c.c) rahmet eylesin…
Pekiiiiiiiii…
“Suriye uçağımızın düşmesini niye üstlenmiştir” diye bir soru akla gelebilir…
Suriye’nin buna şiddetle ihtiyacı vardır…
Çünkü…
Beşşar Esad (Esed)…
“Türk Hava Kuvvetleri’ne ait bir uçağı düşürdük” demekle…
Kendi tabanına çok büyük bir moral vermiş…
Karşıt safta olanlarda da çok büyük bir çöküntü yaratmıştır…
Şu anda…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti…
Maalesef…
“Aşşağıya tükür sakal, yukarıya tükür bıyık” konumundadır…
Yılların birikimiyle…
Caydırıcılık gücü…
Dosta güven veren…
Düşmana korku salan…
Onur ve gurur kaynağımız…
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz…
“Siyasetçiler”imizin yaptıkları inanılmaz hatalar veya angajmanlar neticesinde…
Çaresizlik içinde…
Bu kabustan çıkabilmek için…
Çare aramaktadır…
“Savaş çıkartacak halimiz yok ya”söylevleri…
Bu çaresizliğin en güzel örneğidir…
Vah benim…
Yoluna canım feda Yurdum vaaaaaaah…
Vah benim…
Yoluna canım feda Ordum vaaaaaaaaaah…
“Kuzu”yu başkaları yiyecek…
Haritayı başkaları çizecek…
Ya biz…????
Durup dururken…
“Siyasetçi”lerimizin…
Ham hayalleri yüzünden…
Sıkıntı çekeceğiz…
Osmanlı’nın Osmanlı kalması istenseydi…
Lawrens…
Yemen çöllerinde…
Kuzey Afrika’da
Filistin’de…
Suriye’de…
Büyük Türk Milleti’ni arkasından hançerlettirip…
Müslümanı müslümana kırdırır mıydı…?????
Osmanlı’nın Osmanlı kalması istenseydi…
“ÇANAKKALE GEÇİLMEZ” yapılırmıydı….????
Osmanlı’nın Osmanlı kalması istenseydi…
İngiliz’i, Fransız’ı, İtalyan’ı. Alman’ı, Amerika’nı…
Ermeni’yle, Yunan’na…
Mübarek Vatan Topraklarımızda…
Ümmet-i Muhammed’e…
Bu kadar zulüm yaptırır mıydı…?????
Osmanlı’nın Osmanlı kalması istenseydi…
CENNET MEKAN, ULU ÖNDER, MAREŞAL GAZİ, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜMÜZ VE SİLAH ARKADAŞLARI…
Yüreklerini ve hayatlarını ortaya koyup…
Hürriyet ve İstiklalimiz için…
Ulusal Kurtuluş Savaşı’mızı yapıp…
Türkiye Cumhuriyeti’ni kurarak…
Yep yeni bir dünya yaratır mıydı…??????????????
Biz…
Yüce Türk Milleti..
Bu kadar mı ahmakız…?????????????
Bu kadar mı ahrazız..??????????????
Kitaplardan sildirilenler…
Beynimizden de mi silindi sanılıyor…???????????
Bu kadar mı zavallıyız…?????????
Bunlar…
“KUZU”YU…
YEMENİN BAHANESİ Mİ…?
YOKSA “KUZU” BİZ MİYİZ..?
Ne dersiniz…?
Saygılarımla
Cep No: 0 505 522 67 25