Sinan Oğan, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Mersin’de, partililerle bir otelde düzenlenen iftara katıldı.
Burada bir konuşma yapan Oğan, Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biri olan Mersin’in, Milliyetçi Hareket Partisi’nin de kalesi olduğunu belirtti.
MHP’nin kurultay sürecinde Türkiye’nin diğer şehirleri gibi Mersin’i de ziyaret ettiklerini ifade eden Oğan, şöyle konuştu:
“Başkanlarımızla değerlendirmelerde bulunuyoruz. Buraya gelirken 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararı basına yansıdı. Maalesef ki Milliyetçi Hareket Partisi açısından bir mahkeme süreci daha başlatılmış oldu. Genel Merkezimiz, ‘Biz artık mahkemeye başvurmayacağız’ demiş olmasına rağmen, Genel Merkez’le çok yakın ilişkiler içerisinde olan bir delegemizin mahkemeye müracaat ettirilmesi neticesinde yürütmeyi durdurma kararı alınmıştır.
Burada yeni bir Gemerek vakasıyla karşı karşıyayız. Hukukun katline maalesef seyirci kalınmış durumdadır. Bütün Türkiye hukukun nasıl katledildiğini seyrediyor. Deniyor ki ‘Akyurt ilçesi uzak bir noktadadır. Akyurt ilçesi şehir merkezi sayılmıyor bu sebeple yapılan kongre geçerli değil’ deniyor. Eğer bu iddia doğruysa, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Adana kurultayını nasıl değerlendireceğiz. Biz şimdi CKMP’ye geri mi döneceğiz? Adana kongresini iptal edip CKMP’ye mi döneceğiz? Veya 2004 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’nin büyük Anadolu Oteli’nde yapmış olduğu kongre geçersiz midir? Veya bu hakim arkadaşın 2014 tarihinde çıkmış olan Büyükşehir Yasası’ndan haberi yok mudur? Artık bütün şehir yasasıyla yönetiliyor ve Ankara’da şehir merkezi denilen bir kavram kalmadı. Hal böyleyken, büyükşehir yasası ortadayken, şehir merkezi merkezi kavramı ortadan kalkmışken, elimizde de örnekler mevcutken, böylesine tutarsız saçma sapan bir iddiayla 19 Haziran’da yapılan tüzük kurultayını geçersiz saymak ve yürütmeyi durdurmak yeni bir Gemerek vakasıyla karşı karşıya olduğumuzu bize göstermektedir.”
“10 TEMMUZ SÖZÜNDEN İNŞALLAH VAZGEÇİLMEZ”
Oğan, iptale ilişkin ikinci gerekçenin de 3’de 2 çoğunluk sağlanamadığı gerekçesi olduğunu ve hakimin tamamıyla yorumuna dayandığını aktardı.
Bir diğer hususun da 15 Mayıs’ta yapılmak istenen kongrenin “ertelendi” olarak kabul edildiğini aktaran Oğan, “Bunun ertelenmediğini 3 Asliye Hukuk Mahkemesi hakimi öğrenememiştir maalesef. O gün orada TOMA ile İcra Müdürlüğü’nün yazısıyla, Gemerek hakiminin talebiyle, bu kurultayın geçersiz olduğu kararından bihaber Asliye Hukuk hakimi söz konusudur. Dolayısıyla bizim 19 Haziran’da yapmış olduğumuz kurultay, 15 Mayıs’ın ertelenen kurultayı değildir. Yargıtay kararıyla sıfırdan alınmış bir karardır. Yargıtayın kararı beklenecek denilmişse eğer, 15 Mayıs’taki kurultayı nasıl ertelemiş olacağız? Orada iptal edilmiş kurultayı nasıl 3. Asliye Hukuk Mahkemesi bir erteleme kurultayı olarak görebilir. Neden erteleme yazısını yazmadınız diye de kurultayı iptal eder. Çok zorlama, art niyetli bir kararla karşı karşıyayız.” diye konuştu.
MHP’li Oğan, başka bir gerekçenin de bazı devlet memurlarının orada oy kullandığı iddiası olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Birincisi kimdir bu devlet memurları bunların sayısı nedir? Kimliği nedir? Açıklanması gerekir. Elbette orada bütün kontroller yapılmıştır. Ancak sızdırılmışsa ve sırf bu kurultayı iptal ettirmek için böyle bir gerekçe türetilmiş ise bunun da hesabı sorulacaktır. Genel olarak baktığımızda burada bir art niyetli yaklaşık söz konusudur. Milliyetçi Hareket Partisi hep mahkemeler kapısında kongreler yapan bir parti algısı oluşturulmak istenmektedir. Bu partimizin tüzel kişiliğine, kurumsal yapısına ve MHP’nin artık tabanla beraber şahlanmış olan MHP’nin iktidar yürüyüşüne engeldir. Buna Sayın Genel Başkanımızın yol vermemesini bekliyoruz. Şimdi ortada 2 tane kurultay kararı vardı. Birisinde yürütmeyi durdurma kararı alındı. Elbetteki gerekli itirazlar yapılacaktır. Ancak bununla beraber, 10 Temmuz’da Genel Merkezimizin de bir kurultay kararı vardı. 10 Temmuz’da bu kurultaya biz iştirak edeceğiz ve Allah izin verirse, o kurultayda da MHP’nin Genel Başkanı’nı seçeceğiz. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Ancak buradan da uyarmak isterim ki bunu bahane gösterip, 10 Temmuz sözünden inşallah vazgeçilmez. Biz Türk milliyetçilerinin genel başkanının verdiği söze sadık olarak biliriz ve beklentimizde budur. Yoksa çeşitli bahanelerle mahkeme kararlarının arkasına sığınacağına ihtimal vermiyoruz. İnşallah sayın genel başkanda bizi yanıltmaz.”
Konuşması sırasında bir partilinin kendisine “Genel başkanım” diye seslenmesi üzerine Oğan, “Bir sözünüzü düzelteyim şu an genel başkanımız var, ben adayım. ‘Genel başkan adayım’ derseniz daha çok mutlu olurum.” dedi.
Bu sözler üzerine salondan alkış alan Oğan, daha sonra basına kapalı olarak partililerle toplantı yaptı.
Kaynak: Mahkemenin kongre kararının ardından Oğan’dan ilk açıklama