AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Karabük Valiliği ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, “Başkanımızın kastı anayasada laiklik olmaması ise biz buna AK Parti olarak katılmayız” dedi. –
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin bir dizi ziyaret için Karabük’e geldi. Karabük Valiliği ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şahin, “Başkanımızın kastı anayasada laiklik olmaması ise biz buna AK Parti olarak katılmayız” dedi. Şahin yaptığı açıklamada, “Sayın Meclis Başkanımızın açıklamasını doğrusu ben de basından tetkik ettim. Başkanımız anayasada laikliğin tarifi olmamalıdır ifadesini kullanmış. Eğer bununla kastı ‘anayasada laiklik ilkesi olmamalıdır’ ise buna biz AK Parti olarak katılmayız. Çünkü AK Parti Cumhuriyetimizin temel niteliklerinden olan laiklik ilkesinin önemli olduğunu düşünmektedir. Nitekim 2011’de uzlaşma masasına getirmiş olduğu anayasa teklifinde de cumhuriyetimizin temel niteliklerinden olan laiklik muhafaza edilmektedir. Sayın Meclis Başkanımız doğrusu neyi kastettiğini mutlaka kendisi açıklayacaktır. Laiklik devletin bir karakteridir. Bireyler devletin laiklik karakterine sahip olması gerekliliğine inanırlar. Ama herhangi bir dine de mensup olabilirler, laiklik buna mani değildir. Dolayısıyla bir kişinin gerçek anlamda uygulanan laik bir devlette, toplumda dininin gereklerini özgürce yerine getirmesi mümkündür. Geçmişte laiklikle ilgili birtakım uygulama yanlışlıklarından kaynaklanan sorunlar yaşandı. Ama artık Türkiye’de bu anlamda bir sorun yaşanmamaktadır. Nitekim Anayasa Mahkememizin laikliğin nasıl anlaşılması gerektiğine dair son kararları aslında bu konuda tüm tereddütleri de ortadan kaldırmıştır.
Biz AK Parti olarak yeni hazırlamaktayız. Olduğumuz anayasamızda da Cumhuriyetin temel niteliklerinden olan demokratik olma vasfı, laiklik vasfı, sosyal hukuk devleti olma vasfını özenle muhafaza edeceğiz. Etmek durumundayız. Ama laikliğin bir gerekçede açıklamasını yapmak nasıl anlaşılması gerekir laiklik, gerekçede de bunu geniş şekilde izah etmeyi düşünüyoruz” dedi.
Şahin sözlerinin devamında, “Doğrusu o tablo, o görüntü hoş bir görüntü değildi. Türkiye’nin ana muhalefet partisi genel başkanının öyle bir duruma düşmüş olmasından üzüntü duydum. Ancak Sayın Kılıçdaroğlu neden böyle bir duruma düştüm diye düşünmelidir. Bunun bir cevabını kendi nefsinde aramalıdır diye düşünüyorum. Yapmış olduğu hatalı açıklamalar, fezlekeye dönüşmüş olan hakaretler, özellikle bir sayın bayan bakanın namusuna ve iffetine dönük olarak algılanan bu açıklamalarına bir takım gönül dostlarını hak dostlarını ortak etmemelidir. Tabii sayın Kılıçdaroğlu’nun önce ismini saydığı Yunus Emre’nin, Mevlana’nın ve Hacı Bektaşi Veli’nin öğretilerine baktığında orada hiç kimseye hakaret olmadığını görecektir. Özellikle bir bayana dönük olumsuz ifadeleri o kişilerin kullanmadığını görecektir. Keşke Hacı Bektaşi Veli’nin öğretisine, Mevlana’nın öğretisine ve Yunus Emre’nin tavsiyelerine uygun davransaydı sayın Kılıçdaroğlu, herhalde böyle bir durumla da karşı karşıya gelmezdi. Hakkında bu kadar hakaretten dolayı fezleke olmazdı” diye konuştu.
Okan Küçük | 26 Nisan 2016