Başladık, durmayalım. Devam edelim. Eksik, anlaşılmadık, gizli, saklı kalmasın. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Ulaştırma Bakanı, görüş birliği içindeler. Köprü tabliyesinin vidalarını birlikte sıktılar.
Geçiş ücretini açıkladılar.
En ucuz köprü diyorlar.
Gerçekler öyle değil.
Norveç’de bir köprü:
18 dolara geçiliyor.
San Francisco’ da köprü:
7.5 dolara geçiliyor.
İngiltere’de köprü:
10 dolara geçiliyor.
Başka bir köprü daha:
2.1 dolara geçiliyor.
Hong Kong’da bir köprü:
3.8 dolara geçiliyor.
Fransa’da bir köprü:
7 dolara geçiliyor.
Yunanistan’da bir köprü:
15 dolara geçiliyor.
Türkiye’deki Körfez köprüsü:
35 dolara geçilecek.
Hayır geçilmeyecek.
Bu çıplak miktar.
KDV’si de var.
KDV’yi giydirince
Köprü 41 dolara geçilecek.
117 TL böyle çıkıyor.
Devletin en üst koltuğundan üçünü dolduran 3 devlet adamının geçiş ücreti üzerinden “en ucuza geçilen köprü” diyerek halkı kandırmaya çalışması çok ayıp oluyor.
* * *
35 dolar geçiş!
Çok yüksek.
Dünyanın üç pahalı köprüsünden biri Türkiye’de oldu. (Biri Kanada’da, diğeri Danimarka’da) Ayrıca o pahalı köprülerde bir geçiş garantisi yok. Bizimkinde ise geçiş garantisi verildi. Üç devlet büyüğü vida sıkıp açıkladılar: Günde 40 bin araç geçmezse, geçmeyen araçların parasını devlet müteahhit şirketlere ödeyecek. Müteahhit şirketler 17-18 yıl köprüyü kumbara yapıp para dolduracaklar.
Çarp, topla.
Yılda: kabaca 500 milyon dolar.
18 yılda: kabaca 9 milyar dolar.
18 yılda bu köprüden günde 40 bin araç ister geçsin, ister geçmesin yapımcı şirketler 18 yılın sonunda 9 milyar doları almış olacaklar.
Bu köprü kaça mal oldu?
Hangi kalemle yazılıyor?
Nasıl çıkıyor bu hesap?
Yavuz Sultan Köprüsü (3. Boğaziçi)
1 milyar dolara mal oluyor, Osman Gazi Köprüsü’nü (Körfez geçişi) yapanların kumbarasına 9 milyar dolar dolduruyor.
* * *
Acaba diyorum; bu köprüden günde
40 binden fazla araç geçerse; toplanan paraları müteahhit şirketler “40 binin üstü” diyerek devlete mi bırakacaklar, yoksa geçiş garantisi veren bu anlaşmayı imzalayan Cumhurbaşkanı, Başbakan, Ulaştırma Bakanı’na Kurban ve Ramazan bayramlarında “hayır duası” mı yollayacaklar?
Kapitalizmin kuralı:
Yatırım yapan!
Riskini de üstelenir.
Bakkal dükkanı açıyor.
Müşteri gelirse kazanıyor.
Müşteri gelmezse zarar.
Köprüye günde 40 bin müşteri garantisi veriyorsan o zaman bütün bakkallar, berberler, hamamcılar da günlük 1000 müşteri garantisi isterlerse haklı olurlar. Cumhurbaşkanı’nın oğlu ile Ulaştırma Bakanı’nın oğlu, gemi yatırımı yaptılar, gemileri alırken müşteri, yük ve navlun garantisi alarak mı bu yatırımlara giriştiler? Köprüye günde 40 bin geçiş garantisi veren anlaşmaya imza atmış Başbakan Ahmet Davutoğlu da kalkmış, bizlere tehdit sallıyor ve “Kim AK Partiyi, Cumhurbaşkanımızı, AK Parti kadrolarını çocukları üzerinden hedef alırsa onun karşısında dimdik dururuz” diyor.
Gerçeği öğrenmeye çalış.
Açıklık, saydamlık iste.
Laf aynı: Dik dururuz.
* * *
Salkım söğüt müsünüz ki, ilk aklınıza eğilmek geliyor. Üstünlük kompleksi, aşağılık kompleksi, ezilmişlik kompleksi, oedipus kompleksi, elektra komplekslerine “salkım söğüt kompleksi” de eklendi.
Kompleks yapmayın.
Köprüye geçiş garantisi neden?
Çocuklarınız gemi alıyor.
Navlun garantili mi alıyor?
Anlatabiliyorsanız, anlatın.