Sayın Halil Arık’ın ninesi kızınca şu şekilde söylenirmiş;
Sahip çıkmayacaksan içindekine/ Şalvarda ipin, işi ne…
Bu özlü sözün açılımı bence şöyledir;
Bir insan için “Namus” en önemli değerdir. Ona önce sen sahip çıkacaksın! Namusunu devlete emanet ettiğin zaman bile tedbiri elden bırakmayacaksın, kime teslim ettiğini bileceksin.
Namusu önemsemiyorsan, kıçındaki şalvarda ipin ne işi var? Koyver gitsin…
Türkler, tarihleri boyunca hep devlet sahibi olmayı, bir arada yaşamayı, törelerine uymayı toplum yararına görmüşlerdir. Türkler Müslüman olduktan sonra da, Kur’an’ın Nisa Suresi-59 uncu ayetinde emredildiği; “Siz ey imana ermiş olanlar! Allaha, Peygambere ve aranızdan kendilerine otorite emanet edilmiş olanlara (Devlete) itaat edin” buyruğuna uygun yaşamışlardır.
Gerçekte bu ayet İslam’ın özünü çok güzel anlatmaktadır;
“Allaha itaat edin, Peygambere itaat edin, devlete itaat edin…
Bu emirde, tarikat önderi-cemaat lideri-Hacı-Hoca yoktur. Bundan dolayı İslam’da ruhban sınıfı yoktur. Hz. Peygambere bile verilen görev, sadece dini tebliğ etmektir. İslam’da her şey Allah ile kulu arasındadır. Kimse karışamaz.
Bu yüzden İslam, en mükemmel ve en son gelen dindir…”
Tarihten ve inanışımızdan gelen bu süzgeçten günümüzde çıkaracağımız ders
şu olabilir;
Devleti emanet edeceğimiz kişiyi çok araştırmalıyız ve işi ehline teslim etmeliyiz.
Devleti, namuslu-becerikli-bilgili-aydın-danışmayı bilen-alçak gönüllü-gözü tok-soyu sopu belli kişilere, Türk Milletinden nefret etmeyenlere teslim etmeliyiz.
Çünkü “Devlet” milletimizin tamamı için bir güvence olmalıdır. Hepimizin yaşam garantisi olmalıdır devlet. Ama devleti bozuk ellere teslim edersek, başımıza neler geleceğini tahmin bile edemeyiz!
Eğer bir soysuz devleti ele geçirirse; Kendi gibi insanları göreve getirerek, yasaları kendince yorumlayarak sizin malınıza, mülkünüze, namusunuza el koyabilir. (Kayyım mı dediniz?)
Uygulayacağı cahilce ve yanlış politikalarla, can güvenliğinizi tehlikeye atabilir.
Ankara’da son 5-6 ayda art arda 3 patlama oldu. Yüzlerce insan öldü, yüzlerce ocak söndü.
Türk Devleti ehil ve düzgün insanların elinde olsa, bunlar olur muydu?
Bu zavallıların günahları neydi?
Devleti ehil ve namuslu ellere teslim etmez isek başımıza neler gelebileceğini yine Halil Arık dostumun ninesinden dinleyelim;
“Arsızı, uçkura bekçi ettinse / Uçkur kopmuş, şalvar inmişse,
Ne şalvarda ara suçu / Ne de içindekinde,
Sahip çıkacaksın içindekine / Sıkı sarılacaksın şalvarın ipine…”
Sözün Özü;
Mutlaka oy kullanacaksın. Oy kullanırken kime oy vereceğini iyi araştıracaksın.
Sonradan ağlamanın, sızlanmanın faydası yoktur…
Sağlık ve başarı dileklerimle 16 Mart 2016
İLK KURŞUN