NEDEN BU KADAR ÇOK ŞEHİT VERDİK, İŞTE GERÇEK!
Genelkurmay Başkanlığı İdil operasyonu ile ilgili dün(9 Mart) bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamanın dikkat çekici 1’nci maddesinde, Genelkurmay, “Başbakanlığın 13 Aralık 2015 tarihli direktifi ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11/D maddesine istinaden, Şırnak Valiliğinin kuvvet talebi ile 16 Şubat 2016 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü unsurlarıyla birlikte müşterek operasyon başlatılmıştır” diyor.
Burası önemli çünkü askerin terörle mücadelede ne zaman göreve çağrıldığını açıklıyor ve bu açıklama göre Başbakanlık, 13 Aralık 2015’te Genelkurmay Başkanlığı’na terörle mücadele fiilen katılması konusunda direktif vermiş.
Şimdi bu tarih de önemli çünkü Başbakanlık Temmuz 2015’te PKK ile doğrudan ve fiilen mücadeleye başlandığını duyurmuştu. Demek ki Temmuz-Aralık arası geçen altı ayda askerden kuvvet talebi yapılmamış olduğunu işaret ediyor.
Bu da bize, medyada sıkça yer alan “hükümet askeri operasyonları engelliyor” şeklindeki haberlerin doğruluğunu da gösteriyor çünkü asker, hükümetten direktif almadan terörle mücadele operasyonlarına katılamıyor.
Peki, asker yok iken hükümet terörle mücadeleyi nasıl yaptı?
Herkes kendi yağıyla kavruldu desek doğru olur çünkü Aralık 2015’e kadar her valilik emrindeki polis ve jandarma güçleriyle mücadeleyi sürdürmüş ama kırsalda nokta hedefli özel harekat operasyonları yapılmadığına göre, demek ki valiler de emrindeki jandarmanın özel kuvvetlerinin özel operasyonlarını engellemiş görünüyor.
Peki, hal böyle olunca ne oldu?
Polis ve jandarma kırsalla şehir merkezleri arasındaki terör bağını kesemedi…
Kırsaldaki teröristler şehir merkezleriyle temasa geçti.
Kırsaldaki teröristler ile şehir merkezleri arasında doğrudan bağ kuruldu; yığınak yapıldı, silah cephane taşındı, barikat kuruldu, hendek kazıldı…
Ve Türkiye Aralık 2015’e böyle geldi; her gün çatışma, her gün şehit!
Gelen şehit haberleri artık hükümeti de rahatsız etmiş olmalı ki ya da “terörü bırakıp BAŞKANLIK-ANAYASA tartışmalarının başlatılması zamanı gelmiş” olmalı ki, Aralık 2015’te hükümet, askerin terörle mücadeleye katılması direktifi veriyor…
Zaten valilerin harekete geçme zamanı ile hükümet direktifi aynı tarihte; bakınız Genelkurmay SUR OPERASYONU için ne diyor; “5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11/D maddesine istinaden, Diyarbakır Valiliğinin 17 Aralık 2015 tarihli kuvvet talebi ile 18 Aralık 2015 tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü unsurlarıyla birlikte başlatılan müşterek operasyon 09 Mart 2016’da tamamlanmıştır.”.
İşte gerçek bu; hükümet 13 Aralık’ta Genelkurmay’a direktif veriyor, Diyarbakır Valisi de 17 Aralık’ta garnizon komutanlıklarından kuvvet talebinde bulunuyor, asker 18 Aralık’ta operasyona başlayıp 9 Mart’ta bitiriyor…
Şimdi bunu hükümet nasıl izah edecek?
Zamanında gerekli tedbirler alınmadığı için, askerin teröre müdahalesi engellendiği için biz şehit olduk!
Bu aynı zamanda ilçe merkezlerindeki teröristlerin yığınağını da açıklıyor, nasıl silah cephane getirdiklerini de açıklıyor, onca hendek barikatın nasıl göz göre göre kurulduğunu da açıklıyor!
İŞTE BİZ BU YÜZDEN ŞEHİT OLDUK, ZAMANINDA ASKERİN TERÖRE MÜDAHALESİ ENGELLENDİĞİ İÇİN!
Baksanıza Genelkurmay ne diyor; BİR AYDA İDİL’İ, İKİ AYDA SUR’U TERÖRİSTLERDEN TEMİZLEDİK” diyor!
Demek askerin bu mücadeleye desteği zamanında başlatılmış olsaydı, bu şehit olmayacaktık, masum da halk da terörden zarar görmüş olmayacaktı!
Şimdi bakınız yurdumuza; ocaklar söndü, şehirler yıkıldı, binlerce insan göç etti!
KİM YAPTI BUNU!
SİYASET SORUMSUZ DEĞİLDİR, ÜLKEMİZE VE İNSANIMIZA VERİLEN ZARARIN BEDELİNİ ÖDEMELİDİR!
Erdal Sarızeybek
SARIZEYBEK HABER