Türkiye, başını Suriye batağına gömdü, Rus uçağını düşürerek kendisini kıpırdayamaz hale getirdi. ABD ise bir taraftan Türkiye’nin güneyinde bir “PKK devleti” kurmaya çalışır ve Türkiye’yi kuşatırken, Orta Asya’da da başka bir operasyon sürdürüyor.
ABD Merkez Kuvvetler Komutanı General Joseph Votel, Orta Asya ülkeleri turu çerçevesinde Özbekistan Dışişleri Bakanı Abdulaziz Kamilov ile bir araya geldi.
General Votel’in bölge ülkeleri ziyareti kapsamında daha sonra Tacikistan’a gitmesi bekleniyor.Türkiye ise uzun süredir Türk Cumhuriyetleri ile yeterince diyalog kurmuyor.
Bu arada Tayyip Erdoğan Putin’e, Binali Yıldırım da Medvedev’e sıcak mesajlar gönderdi. Bu mesajların ne kadar işe yarayacağını hep birlikte göreceğiz.
***
Türkiye ise devlet televizyonundan söylenen “namaz kılmayan hayvandır” sözünü tartışıyor. Başka bir kanalda “namaz kılmayanın katli vacip midir?” sorusu da tartışıldı ama bu kadar ses getirmedi! İşin garip tarafı bu tartışmaların bir tarafının ilahiyatçılar olması!
AKP ve CHP Genel Başkanları ise başkanlık sistemini tartışıyor. Önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “ABD tipi başkanlık sistemi olsa konuşalım” dedi. Binali Yıldırım, “ABD tipi başkanlık sistemine de varız, hodri meydan” diye cevap verdi. Tartışmayı kabul eden Kılıçdaroğlu, “Önce bu sorulara cevap ver. Türkiye’de eyalet sistemini kabul ediyor musunuz, etmiyor musunuz? ABD’de her eyaletin ayrı yasaları var. Böyle olsun diyor musun, demiyor musun? Bize sorarsan biz kabul etmiyoruz. Biz parlamenter sistemi kabul ediyoruz. İki soruya milletin önünde hesap ver” diye çağrıda bulundu.
Başkanlık sistemi Binali Yıldırım’ın değil, Tayyip Erdoğan’ın projesidir. Erdoğan’ın bu konuda yakın tarihte yaptığı bir değerlendirme var.
Erdoğan henüz AKP Genel Başkanı iken partisinin Akdeniz bölgesi milletvekilleri ve teşkilat temsilcileriyle yaptığı istişare toplantısında, muhalefetin Büyükşehir Yasası’na yönelik “eyalet sistemini getiriyor” eleştirilerine cevap verirken güçlü devletlerde eyalet sisteminin sorun ve endişe yaratmayacağını ifade etmiş, Osmanlı’da da eyalet sistemi olduğunu öne sürmüş ve “2023’te Başbakan olsam, işin başında olsam ben bunu düşünürdüm, tartışırdım” demişti…
***
Tam da tartışma arasında TBMM Başkanı İsmail Kahraman, vereceği iftarın davetiyesinde Atatürk’ün sözünü kaldırdı. Tepkiler üzerine bizzat açıklama yapamadı. Bunun yerine “TBMM Başkanlığından” denilerek bir açıklama yapıldı ve “Davetiye şablon bir metin olmadığı gibi programlara bağlı olarak yazı ve tasarımda icap eden değişikliler yapılabilmektedir” diye savunma yapıldı.
Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül veya İsmail Kahraman… Hepsinin de Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesini, yani rejimini değiştirmek istediğini artık çocuklar da biliyor.
Üstelik bu girişimin Anayasa suçu olduğunu bile bile rejimin temellerini sarsmaya çalışıyorlar. Tartışmaları da bu amaçla çıkarıyorlar.
Bu amaçla gerek İslamcılık iddiasıyla gerekse uluslararası projelerle özellikle Türk halkının millî bilincini, yani Türk Milleti’ne mensup olma bilincini yok etmeye çalıştılar.
Son olarak Tayyip Bey’in eski ağabeylerinden Kadir Mısıroğlu, “Türkçülüğü Yahudiler çıkardı” diye bilinen teraneyi tekrarladı. Türkçülük Türklükle yaşıttır. Siz Yahudi damgasını kendi partinizin temelinde arayın. Erbakan’ın “AKP’yi Siyonistler kurdurdu” sözlerini de hatırlayın.
***
Tabii bu tartışmalar, bir sonuç vermez. Biz yine de Türkiye’nin etrafında ve dünyada meydana gelen olaylara bakalım ve çözüm olarak kendi projemizi geliştirelim.
yeniçağ